İran'a yönelik 2010 ortasında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) tarafından başlatılan ambargo, Kapalıçarşı ve Tahtakale'de yeni bir ekonomi yarattı. Artık bankalar aracılığıyla gerçekleşemeyen iki ülke arasındaki ticaret, buradaki kuyumcu ve döviz büroları aracılığıyla gerçekleşiyor. Edinilen bilgiye göre, İranlı işadamlarının çoğunun Eminönü'nde anlaşmalı bir döviz bürosu var. İran'a ihracat yapan firma sahibi malın teslim edilmesinin ardından nüfus cüzdanı ile bu bürolara gidiyor ve ödemesini peşin olarak alıyor. İran'da da ithalatta benzer şekilde bir sistem uygulanıyor. Kapalıçarşı esnafı, İran'ın Türkiye genelinde anlaşmalı çalıştığı yüzlerce kuyumcu ve döviz bürosu olduğunu iddia ediyor.
ALTIN STOKLARI VAR
Ödemelerin kolayca yapılmasını sağlayan en önemli faktör İranlı işadamlarının Türkiye'deki altın stokları. SABAH'a bilgi veren Kapalıçarşı esnafı, ABD ile olası bir savaş ihtimaline karşı İranlıların Türkiye'de altın stokladığını ve bu rakamın 5 milyar doları bulduğunu söylüyor. Bu stok, savaş riskinin arttığı dönemde daha da yükseliyor. Ödemeler öncelikle bu kaynaklardan sağlanıyor. Paranın transferinde kullanılan bir diğer yöntem ise Kapalıçarşı esnafının İran'da şube açması ile sağlanıyor. Böylece İranlı alıcı kendi ülkesindeki bu şirkete ödeme yapıyor. Türkiye'deki şirket de aynı miktarı Türk işadamına ödüyor.
1 DOLAR EFT BİLE YASAK
ABD, 1 Temmuz 2010'da İran'a yaptırımlar konusunda yasa çıkararak ülkenin yurt dışı ile olan para trafiğini kesmişti. Türk bankalarını kapsayan ambargo çerçevesinde ülkeye 1 dolarlık EFT dahi yasak. Ancak kâğıt üstündeki bu keskin ambargo Türkiye ve İran'ın dış ticaret rakamlarına yansımadı. 2010 yılında 63.7 milyar dolar ithalat yapan İran'a Türkiye de 2.8 milyar dolarlık ihracat yaptı. Ticaret 2011'de de hız keseceğe benzemiyor. Son 6 ayda İran'da düzenlenen irili ufaklı 45 fuara 2 bine yakın Türk firma katıldı ve neredeyse tamamı 2011'e ilişkin yeni bağlantılarla döndü.