Ten'in sahibi Atilla Orhan'ın kalıbını bizzat kendisi yaptığı 1117 kodlu sütyen 40 yıldır satışlarda ilk üçten hiç düşmedi. Modaya da günlük trendlere de yenilmedi. Ne modeli değişti ne rengi. Bugüne kadar satış rakamı 500 milyon adedi aştı. Ten'in ikinci kuşak temsilcisi Deha Orhan, "Bugünlere gelmemizde 1117'nin en az yüzde 50 payı vardır" diyor. Bu yüzdendir ki Orhan ailesi 1117'ye olan vefa borçlarını ekim ayında hazırlayacakları çok özel bir koleksiyon ve bir kampanyayla ödemeye hazırlanıyor. Bir yandan farklı renk ve kalıplarıyla gençlere hitap eden, bikini koleksiyonuyla segmentini genişleten, 21'i geçen mağaza sayısıyla perakendeciliğe odaklanan Ten markasında 1117 hep olduğu yerde vakur bir şekilde duruyor. Deha Orhan, "Bazı şeyler vardır değişmez, alıcıları asla onu terk etmez. Levis 501 gibi, Hacı Şakir lavanta kokulu sabunu gibi... 1117 de Ten için öyle" diyor.
İMALATI BIRAKTI MAĞAZACI OLDU
Ten bir yandan da sessiz sedasız imalatı bırakıp tamamen perakende işine odaklanmış. "İmalat bizi çok yıpratan bir yanımızdı. Kırklareli'ndeki fabrikamızı devrettim. Aynı fabrikada üretimi başkalarına yaptırıyoruz" diyen Orhan, mağazacılığa her ay cironun yüzde 30'unu alan kutulardan bıkıp girmiş. Şöyle ki; özellikle mahalle aralarında iç çamaşır dükkanlarında ürünler kutularda saklanır. Orhan'ın kastettiği bu kutuların maliyeti markaya o kadar yük gelmeye başlamış ki açtıkları mağazalarda ürünleri askıya asmakta hiç gecikmemişler. Orhan, "Bayiler de askıya geçerse müthiş bir gelişim sağlarız" diyor.