Cenk Eren'in sunduğu, yapımcılığını Pelin Akat ve Levent Altınay'ın üstlendiği 'Ver Coşkuyu' yarışması bu akşam saat 20.00'de atv'de başlıyor. Aksiyon ve şarkı yarışmasının birarada olduğu programda; yarışmacılar iki dakika boyunca, başlarına gelebilecek zorluklara rağmen şarkılarını söylemeye devam edecek. Yarışmanın jüri koltuğunda ise Erol Büyükburç, Sema Çelebi ve Hale Caneroğlu oturacak. Programın çekimi sırasında konuştuğumuz Eren, sıradışı bir işe imza atacakları için çok heyecanlı olduğunu belirtti.
EĞLENCELİ BİR YARIŞMA
Nasıl bir yarışma olacak?
'Ver Coşkuyu', aksiyon yarışmalarının heyecanını, şarkı yarışmalarının coşkusunu barındıran bir yapım. Yarışmacılarımız şarkılarını söyleyecekler ama şarkılarını söylerken başlarına bir sürü olay gelecek. Bunlar entresan, komik, korkunç şeyler olabilir.
Bugüne kadar kaç yarışma sundunuz?
Hatırlamıyorum, epey oldu. Ama bu çok heyecanlı bir yarışma. Zaten kabul etmemdeki sebep de bu... Sırf şarkı yarışması olsaydı düşünürdüm ama bu projede aksiyon da var. Ben de zaman zaman bu aksiyonun içinde olacağım. O yüzden çok eğlenceli olacak.
PARTNERLİ SORUN ÇIKAR
Yarışmayı partnersiz sunacaksınız galiba?
Evet tek sunacağım. Ben patnerlerimi çok seviyordum ama yakın arkadaş da olsanız, ikili olduğunda birtakım sorunlar çıkabiliyor. Bu yarışmanın formatı böyle... Yabancı formatı da izledim. Zaten esas ondan sonra heyecanlandım.
Programda kaç yarışmacı olacak?
Toplam 8 yarışmacı olacak. Her hafta bu yarışmacılar değişecek.
Eğer Cenk Eren olmasaydınız siz bu tür yarışmalara katılır mıydınız?
Katılırdım. Özellikle de bu yarışmaya... Çünkü gerçekten eğleniyorsunuz ve ileride 'Ne güzel bir şey yapmışım' diyebileceğiniz bir yarışma. Güzel bir anı olacaktır. Ben bu yarışmada iddialıyım çünkü yapılmamış bir iş... Farkı da bu olacak. Öte yandan benim de sunarken çok enerjik olmam gerekiyor. Umarım izleyiciler de beğenir ve önümüzdeki sezon devam eder.
KONSERLERİM OLACAK
Yarışmanın yanısıra konserleriniz de olacak mı?
Tüm yazlık mekanlarda sahne alacağım. Bu yaz tatil haram bana! Albüme de ilgi güzel, şarkımın Beyoğlu'nda çalındığını duyunca ağladım. Çok iyi gidiyor her şey...
Sadıka Sabancı ile başka bir hayata yelken açacakken, ayrıldınız ve kendinizi yeniden işe verdiniz... Evet, yine işe döndüm, öyle olması gerekiyormuş. Ben işimi seviyorum çünkü çalışırken her şeyi unutuyorum.
'Bir insanın ya özel hayatı iyidir ya da iş hayatı' cümlesine katılıyor musunuz?...
Bence her ikisini de yürütebilir insan. Birinden vazgeçmek söz konusu değil. Doğru insanla birlikteyseniz ikisi de iyi gider.
Şöhretler dünyasındaki boşanmalara ne diyeceksiniz?
Aslında evliliklerde çok iyi örnekler de var... Sevgi ve saygıya dayalı her ilişki sürer. Saygıyı kaybettiğiniz anda her ilişkinin sonu hüsrandır, biter. Aşk bitebilir ama sevginiz devam eder... Sevginin de zaten alt metninde saygı var. O saygıyı da kaybetmemek lazım. Aslında boşanmalar sadece ünlülerin evliliklerinde yaşanmıyor. Sadece ünlüler ön planda olduğu için dikkat çekiyor. Son yıllardaki boşanma oranlarına bir bakın! Sadece şov dünyası için geçerli değil bu...
EVLİLİKLER ZORLAŞTI
Neden peki?
Artık evlilikler çok zorlaştı çünkü, o eski birlikteliklerdeki saygı ve sevgi yok. Şimdi herkes hiçbir şeyden taviz vermiyor. İnatlaşma evliliklerin sonunu getirir. Kişilerin bir adım geri atmayı bilmesi lazım. Ama bunun da 'ödün verme' gibi algılanmaması lazım.
Peki siz niye geri adım atmadınız?
Benim ki çok farklı boyutlarda bir durumdu, o yüzden de olamadı.
HUZURU ANNE-BABAMIN KOYNUNDA BULUYORUM
Evliliğe şu an nasıl bakıyorsunuz?
Çok sıcak bakıyorum, çocuğumun olmasını çok istiyorum. Zaten bütün amacım da oydu ama kısmet olmadı.
Aşk acısı çekerken hayata küser misiniz?
Hayır. Kendimle başbaşa kaldığımda her şeyi dibine kadar yaşarım; ağlarım, yerden yere atarım kendimi ama bu yalnız başıma iken olur.
Yaşadıklarınızı dostlarınızla paylaşmaz mısınız?
En çok annemle ve babamla paylaşırım. Bu yaşımda olmama rağmen anne ve babamın evinin anahtarı cebimdedir. Gece saat 12'de gider annemin ve babamın koynuna girerim. En büyük huzur orası benim için.