'Çocuklar Duymasın' dizisinde canlandırdığı ailenin en küçük üyesi 'Havuç' karakteriyle popülerliğe kavuşan Furkan Kızılay, dizinin yedi yıl sonra yeniden ekranlara dönmesiyle çocuk değil, bir genç olarak karşımıza çıktı. Oyunculuğun yanı sıra şarkıcılığa da soyunan; Kadir Has Üniversitesi'nde sistem mühendisliği okuyan Kızılay, dizinin ilk günlerinde yaşadıklarını ve geçirdiği değişimi anlattı...
Üzerinize yapışan 'Havuç' ismini ilk kim söyledi?
Evet, 'Havuç' yapıştı bana! Beni Furkan diye bilen çok az insan vardır. Birol Güven buldu bu ismi ama bana ilk kez altı yaşımdayken doktorum Rukiye Eker söyledi.
Çocukluk dönemlerinizi izlediğinizde neler hissediyorsunuz?
Çok büyüdüğümü hissediyorum. Aşırı bir değişim var yani. Çünkü oradaki çocukla benim alakam yok.
DİZİDE HİÇBİR ABARTI YOK
Çok mu değiştiniz? Açıkçası görünüş itibari ile öyle. Facebook'ta iki resmimi yan yana koymuşlar. Altına da "GDO'nun zararları" yazmışlar.
Eskiye göre oyunculuk anlamında fark var mı?
Tabii ki var. O dönem çocukluğun verdiği doğallık var, olayın farkında değildim. O kadar hareketli bir çocuktum ki koltukların üzerinde zıplıyordum. Şimdi farkındalık oluştu. Her şeyden önce meslek haline geldi. Reklamlar dışında yedi sene dizide oynamadım. İlk başta insan biraz zorlanıyor. Bunu da mazur görmek lazım. Yavaş yavaş açılmaya başladım. Oyunculuğumu daha iyi seviyeye getirmek istiyorum.
Dizinin yeniden sevilip beğenilmesini neye bağlıyorsunuz?
Bizim dizide samimiyet ön planda. Her karakter aslında farklı bir kesimi temsil ediyor. Biz gerçek bir aileyi oynuyoruz. Abartılı hiçbir şey yapmıyoruz. Çok sıradan bir Türk ailesini gösteriyoruz. "Evin reisi benim" diyen bir babanın ve evi yöneten bir annenin olduğu aileyi canlandırıyoruz. Bizim ailede de biraz öyledir aslında.
BABAM HEP HAKLI ÇIKAR
Kendi ailenizde durum nasıl?
Mesela bir durum olur, babam, "Ben de bu yollardan geçtim" der genelde. Annem benim tarafımdadır hep. Ben ne söylersem arka çıkar, babamı hep bastırırız. Ama genelde söyledikten sonra babam haklı çıkar. Sonra "Ben demedim mi?" der. Nasıl bilir, nasıl onun dediği gibi olur anlamam.
Küçük yaşta dizide oynamak sizi nasıl etkiledi?
Bir bakımdan kötü, bir bakımdan iyi. 'Çocukluğunu yaşamak' derler ya hani... Bunu yaşayamadım. Hafta içi okula, hafta sonu çekime gidiyordum. Arkadaşlarımla görüşemiyordum, ailemi hafta içleri görebiliyordum. Babam işten geç geldiği için çok az görebiliyordum. Bir ara olay kopmuştu.
Aileniz nasıl değerlendiriyor oyunculuğunuzu?
Babam bana hâlâ "Yeteneksizsin" der. Benim oyunculuk yapmamı istememişti, "Ne gerek var?" demişti. Annem de çalıştığı için yedi yaşıma kadar bana teyzem baktı. Hatta seçmelere bile teyzemle gittim. 100 çocuk arasından beni seçtiler. Kapak oldum dergide. Sonra reklamlar falan derken gerisi geldi.
ROCK MÜZİK SEVİYORUM
Dizide, yaptığınız şarkılar da ön plana çıktı. Şarkıcılık nasıl gelişti?
Mint Akademi'de müziğe yönelik dersler alıyordum. Bir süre sonra şarkı söylemem istendi. Grup 84'ün 'Affet' adlı şarkısını söyledim, çok beğenildi. Aslında albümüm 'Aşksın Sen' adlı bir dizi için çıkacaktı, sonra 'Çocuklar' Duymasın' ortaya çıkınca oraya kaydık. Çok güzel tepkiler geliyor. En büyük destekçim de babam. Oyunculuktansa şarkıcılık daha önemli babam için. Bana hep "Şarkıcı ol" diyor. Yeni şarkılar yazmaya başladım.
Ne tarz şarkılar yazıyorsunuz?
Eskiden rap severdim, şimdi rock seviyorum. Her türlü müziği dinliyorum ama şarkılarım genelde birine söylenen şarkılar. Bir tane sitemkar bir şarkı yazdım. Parçada, bir sevgilinin nasıl olması gerektiğini anlattım.
Nasıl olması gerekiyor?
Gözlerine baktığımda gerçek sevgiyi hissedebilmeliyim. Bu, çok klişe bir laftır ama benim için önemli şeylerden biri. Konuştuğumda beni etkileyebilmeli. İçten, yalansız, doğal ve sevgiye çok önem veren biri olmalı.
SÜLALEM MÜHENDİS DOLU
Sistem Mühendisliği okuyorsunuz. Neden böyle bir tercih yaptınız ? Dizide oynayarak alaylı bir şekilde oyunculuk eğitimi alıyorum. Başka bir alanda eğitim almak istedim. Bana bu bölümü seçtiren bir diğer önemli etken ise sülalem. Memleketim Mardin'e gittim, akrabalarla tanıştık. Çoğunluğu mühendis. Kimisi bilgisayar, kimisi makine, kimisi elektronik mühendisi... İleride "Sülalemizin yüz karası" demesinler diye ben de mühendis olmak istedim. Yaptığım seçimden çok memnunum.
SEVGİLİM YOK ARAMIYORUM DA
Dizideki gibi kendi babanızla da çatışıyor musunuz?
Sürekli... Örneğin dizide Havuç ayrı eve çıkmak istiyor ama Haluk buna pek yanaşmıyor. Bizim evde de oldu böyle bir tartışma. Ben ayrı eve çıkmak istedim. "Daha erken, üniversite ikiye geçince çıkarsın" dediler.
Neden ayrı eve çıkmak istiyorsunuz?
Dizideki gibi gerçekte de arkadaş grubumuz var. Bir aradayken çok eğleniyoruz. Onun için istiyorum. Ancak ileride bu durumdan sıkılır mıyım bilmiyorum.
Ayrı eve çıkmak dışarıdan göründüğü gibi cazip mi?
Çok zor aslında. Bir sürü maliyeti var. Suyu var, elektiriği var. Sonradan düşündüğümde annemlere hak verdim. Hiç gerek yok o yüzden.
Birlikte olduğun biri var mı?
Şu an yok, gerek de yok. Etrafımda yeteri kadar beni seven insan var zaten. Kız arkadaş edinme meselesinde ben çok dikkatliyimdir. Öyle devamlı birileriyle ilişki kuran biri değilim. Çünkü çok dikkatli olmam gerekir. İnsanlar benimle popüler olduğum için mi yoksa Furkan olduğum için mi beraber olmak istiyor; bunu bilmem gerekir. Hemen fark ederim zaten.
