Film çekimleri, beş çayları, görkemli davetler, düğünler... Yeşilçam filmlerinden hep hatırlarsınız; arabalarından inip lüks bir otelin döner kapısından içeri giren yakışıklı jönleri, şık hanımları, gösterişli avizelerin altında yenen romantik yemekleri ve deniz manzarası eşliğindeki kovalamaca sahnelerini…
BİR DÖNEME DAMGA VURDU
Büyük Tarabya Oteli bir zamanlar İstanbul'un en popüler yerlerinden biriydi. Pek çok Yeşilçam filminin vazgeçilmez mekanı olmuş, tabiri yerindeyse bir döneme damgasını vurup hep başrolde yer almıştı. 1914'te kurulan ama daha sonra bir yangınla yok olan 120 odalı Petala Oteli'nin yerine inşa edilen Büyük Tarabya Oteli; 2002'de işletmeye kapatılmıştı. Otel, uzun yıllar boş kaldıktan sonra The Grand Tarabya Hotel olarak yeniden kapılarını açtı. Tarabya sahilinin en güzel noktasında yer alan ve 2014'de 100'üncü yılını kutlayacak olan oteli, Bayraktarlar Holding satın aldı. Otel baştan sona yenilendi ve günümüzün modern mekanlarıyla yarışır hale geldi…
BU OTELİ MUTLAKA ALMAM LAZIMDI!
Tarabya Oteli'ni yeniden hizmete açacak olmanın heyecanını yaşayan Bayraktarlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Bayraktar'la oteli konuştuk…
Otelin eski halinde konaklamış mıydınız?
Tarabya Oteli'nde birçok kez düğünlere ve toplantılara katıldım. Bununla birlikte 80'lerin başlarında üç gece özel bir toplantı nedeniyle konaklamıştım. Bir Yeniköylü olarak Tarabya Oteli'nin bende yeri ayrıdır. Bu otelde birçok güzel gün geçirmişliğim vardır.
TEMELDEN İNŞA ETTİK
Oteli aldıktan sonra neler yaptınız?
Eski adı Büyük Tarabya Oteli olan, bugünkü adıyla The Grand Tarabya'nın mülkiyeti ve isim hakkını, 2006'da Ankara'da gerçekleşen ihaleyi, 145 milyon 350 bin dolar ödeyip kazanarak aldık. Ardından otel, temelinden itibaren elden geçirilerek depreme dayanıklı hale getirildi ve adeta yeniden inşa edildi. Tarihi otelin tüm bölümleri günümüze uygun mimari yorumlarla yenilendi. Bir de ayrıca belediyenin isteğiyle 550 araçlık bir otopark yaptık. The Grand Tarabya'yı bu ay açmaya hazırlanıyoruz.
Oteli almayı çok mu istediniz?
İhaleye "Bu oteli mutlaka almak lazım" diyerek girdim. Bu oteli o kadar istemişim ki, ihaleyi düzenleyenlerin aklında 110 milyon dolar gibi bir para varmış. Biz onun çok üzerine çıkmışız. Oteli aldığımızda geriye otelin eski halinden hiçbir şey kalmamıştı. Toplam yatırımımız 350 milyon doları buldu. Ben almasaydım otel Belçikalılar'a kalacaktı. Ya da ihaleyi Ruslar alsaydı, biraz makyajlayıp oteli satacaklardı. Ben otel bizde kalsın, bu ülkenin milli değeri olarak devam etsin istedim.
İSTANBUL'UN EN BÜYÜK SPA'SI BURADA
The Grand Tarabya'nın sahibi, merkezi İstanbul'da bulunan Bayraktarlar Holding'in mazisi; 1935 yılına kadar gidiyor. Bu şirketler topluluğunun temelini oluşturan ilk otomotiv şirketi, 78 yıl önce Kayseri'de kuruldu. Otel projesinin mimarları ünlü isimler Melkan-Murat Tabanlıoğlu... The Grand Tarabya ayrıca henüz hizmete girmeden; dünyanın en lüks ve benzersiz 450 otelinin üye olduğu Leading Hotels of the World (LHW) platformuna üye olarak uluslararası standartları yansıtan bir Türk oteli olmayı başardı. Otelin içinde dikkat çeken mekanlardan biri, The T Lounge… Boğaz manzarası eşliğinde nostaljik hatıralar burada canlanacak. The Grand Tarabya'nın 1960'li yıllardaki geleneksel akşamüstü çaylarının ihtişamını yeniden yaşatacak olan The T Lounge dışında otelde bir de, İstanbul'un en büyük spa'sı olacak olan Therapia Spa dikkat çekiyor.
KORUTÜRK RAKI SOSLU LEVREK FİLETOYA BAYILDI
1971-74 yılları arasında Tarabya Oteli'nde yiyecek-içecek müdürlüğü yapan Mehmet Kunt, o günlerden hatırladıklarını şöyle anlatıyor:
* O dönem Tarabya Oteli bir, Hilton Oteli ikiydi. Tüm düğünler, davetler, kutlamalar bu iki otelde olurdu. Tarabya'nın beş çaylarında İstanbul'un elitleri buluşurdu.
* O zamanlar pırıl pırıl bir deniz vardı ve Tarabya iskelesi bizim otelimizin plajıydı. Gönül Yazar, Romalı Perihan; hepsi oradaydı. Rahmetli Metin Oktay ve merhum Lefter; Milli Takım'la gelip kamp yapardı. Erol Simavi gelir, her zamanki köşesinde çayını içerdi.
* Bir gün otele rahmetli Fahri Korutürk geldi. Aşçı Necip Usta; ona rakı soslu levrek filetosu yaptı. Korutürk yemeği o kadar beğendi ki, hepimizi tebrik etti. Hatta elini öyle içten sıkmış ki, Necip Usta heyecandan öldü!
PETALA'DAN TARABYA'YA...
İlk kez; Beyoğlu'ndaki Tokatlıyan Oteli'nin Boğaz'daki şubesi olarak kurulan Büyük Tarabya Oteli, tarih boyunca Boğaz'ın en görkemli yapıları arasında yer aldı. 1900'lü yılların başında, mimar Alexandre Vallaury tarafından Tarabya'daki Petala Oteli'nin yerine yapıldığı bilinen Tarabya Tokatlıyan Oteli, İstanbul'da elektrik ile aydınlatılan ender yapılardan biriydi. Birkaç sene sonra yanan otelin yerine, Emekli Sandığı tarafından Büyük Tarabya Oteli inşa edildi. Otel, 1964'de hizmete açıldı.
TÜRKAN ŞORAY
MANZARASI BENİ BÜYÜLERDİ
Tarabya Oteli'nin anılarımda ayrı bir yeri vardır. Adını duyduğumda, arabayla önünden geçtiğimde, sıcak duygularla nostalji yaşarım. Film çekimleri için Tarabya Oteli'ne gittiğimde, kaldığım odadan Boğaz'ın muhteşem görüntüsünden büyülenirdim. Daha sonra hep bir hafta sonunu kızımla bu otelde geçirmeyi düşlerdim. Kapanması beni üzmüştü. Yeniden açılacak olmasına sevindim. Mutlaka gidip iki gün en güzel odasında muhteşem manzarayı seyredeceğim.
HÜLYA KOÇYİĞİT
ÇOK GÜZEL ANILARIM VAR
Tarabya Oteli; geçmişte birçok filmime mekan olmuş, benim için çok özel bir yerdir. Orada çekilmiş birçok filmim ve her birinde de birbirinden güzel anılarım var. Otelin yeniden hizmete açılacağına çok mutlu oldum. Tarabya, Boğaz'ın en güzel köşesi. Otelin tekrar hizmet verecek olması; İstanbullular ve ülkemizi ziyarete gelen turistler için çok önemli bir kazanım.
FİLİZ AKIN
DAHA ÇOK LOBİSİNDE ÇALIŞIRDIK
Tarabya Oteli; İstanbul'un en güzel manzaraya sahip otellerinden biriydi; hâlâ da öyle. Şimdi çok lüks, dünyaca tanınmış otellerimiz var ama o bölgede, o ayarda başka bir otel yok. İnşallah otel eski şöhretine kavuşur. Çoğunlukla Tarabya Oteli'nin lobisinde çalıştığımızı hatırlıyorum. İlk aklıma gelen; lobide geçen 'Umutsuzlar' filmindeki kısa bir sahne... 'Cici Gelin' filminin bazı sahneleri de balayı odasında ve terasında çekilmişti.
