Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Cemile'nin suçu ne?

NE yazık ki duyduklarım şehir efsanesi değilmiş. Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinin Cemile'si tecavüze uğradı.
Köşemize tepki mesajları yağıyor. Bu sahne yüzünden diziyi bir daha izlemeyeceğini söyleyen çok sayıda seyirci var. Ama biz en çok 'şikayet ettiklerimizi' izleriz. Haftaya reytingler yine tavan yapacaktır şüphesiz...
Ali Kaptan, eski karısı Cemile'ye tecavüz etti, hem de hunharca, vahşice... Psikolojik gerilim dozu çok yüksek bir sahneydi.
Sembolik bir anlatım vardı ama 'sarsıcı etkisi' inanılmazdı. Ben aynı hissi daha önce bir tek Monica Belluci'nin tecavüze uğradığı Irreversible (Dönüş Yok) filminde yaşamıştım. Koltuğun tutamaklarında tırnaklarımın izi kalmıştı.
İşin daha da can acıtan, iç burkan tarafı, minik Osman'ın masumiyetinin de 'dramatik bir öğe' olarak bu sahnelerde kullanılmasıydı.
Evet, kadına karşı şiddet, tecavüz, taciz mutlaka karşı durulması gereken bir konu. Ama tecavüzün bu kadar sıklıkla ve genelde reyting artırmak için senaryolara 'iliştirilmesi' bana samimi gelmiyor.
Bu dizide Cemile'nin eski kocası tarafından tecavüze uğraması gerekiyor muydu? Bu sahne olmasa da biz Ali Kaptan'ın uyguladığı psikolojik şiddetin farkına varmıyor muyduk zaten? Başına gelmedik kötülük kalmayan Cemile'nin bir de tecavüze uğramasına ihtiyaç (!) var mıydı? Öyle Bir Geçer Zaman ki, bugüne kadar şiddetin her türlüsünü 'pervasızca' kendine malzeme edindi. Aile içi şiddetle başladı, fiziksel şiddetle sürdü, psikolojik şiddetle doz artırdı, politik kavgaları ve cinayetleri eksen alıp siyasi şiddeti ekrana taşıdı ve nihayet cinsel şiddet ile tavan yaptı. Dizi, 'hastalıkları' da drama malzemesi olarak kullanmaktan geri durmadı. Ayakları tutmayan delikanlının yataktaki başarısızlığı, Ali Kaptan'ın kalp krizi geçirmesi, İnci Öğretmen'in amansız bir hastalığa yakalanması gibi...
Diyeceğim o ki, bir dizi eğer tüm gücünü 'ajitasyondan' alıyorsa, orada samimiyetten söz edilemez.
Cinsel şiddete ve istismara karşı duyarlı olmak, sapkınlıkları her fırsatta milletin gözüne gözüne sokmak demek değildir. Bunun iki olumsuz tesiri olur. Birincisi; eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürürsünüz. İkincisi; tecavüz gibi insanlık dışı bir eylemi giderek sıradanlaştırırsınız...


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA