Zaten seviyordum.
Samimiyetine, sıcaklığına, içinden geçenleri olduğu gibi göstermesine, kendini saklamamasına bayılıyordum.
Hiç hesapsız, hiç kitapsız geliyordu; bana geçirdiği duygu buydu...
Dizideki o hesaplı-planlı- yorgun-kafası karışık kadın ise tam tersi bir kimlikti.
Ama kafası karışık 'Hürrem', Meryem'i de kıskaçları arasına aldı.
Eğer söylentiler doğruysa; Meryem Uzerli 'tükenmişlik sendromu' denilen hastalıkla boğuşuyor.
Zaten birkaç ay önce bir ödül töreninde yaşadıklarını şu cümlelerle özetlemişti: "Mutlu değilim, acı çekiyorum. Dizi süreleri çok uzun; bu manyakça bir şey."

HER ŞEY DAHA ÇOK PARA İÇİN...
Sektör, bugüne kadar benzer pek çok şikayet duydu. Olumsuz çalışma koşullarından hastalananlar oldu.
Neden?
Her şey daha çok para kazanmak için.
Diziyi 120 dakika yapacaksın ki içini reklamla dolduracaksın.
Maliyetler o zaman karşılanacak, yapımcı o zaman para kazanacak.
Peki, para kazanmanın limiti nedir? İnsani olan her şeyi göz ardı edip daha fazlasını istemek mi?
Tek başına para kazanmanın insanı mutlu etmediği bir gerçek.
O parayı harcayacak zamanın yoksa, sağlığını hiçe sayıyorsan, gündüzle geceyi karıştırdıysan, hayatın bir dekorun önünde 'oyun'la geçmeye başladıysa; gerçekliği yitirirsin.
Kendine "Ben niye buradayım, ne yapıyorum?" sorularını sormaya başlarsın.
Para seni bir tutuklu yapıyorsa; kazansan ne olur?
Meryem Uzerli sosyal paylaşım sitesinde "Fakirim ama gönlüm zengin. Dizinin yurt dışı satışlarından para kazanmıyorum.
Bu güzel ülkedeki oyuncuların hakları için mücadele veriyorum. Bu yüzden yanlış anlaşılmayı da, kendimi sevimsiz kılmayı da göze alıyorum" diye yazmıştı.

ARKADAŞLARI ONA KIZIYOR
Şimdi birileri onu sevimsiz buluyor.
İşi aksattığı için arkadaşları ona kızıyor.
Kimse kızmasın.
Bu küçük hareket, sektöre faydası dokunacak büyük bir hareketin başlangıcı olabilir.
Ama ne yazık ki, sektörün koşullarından hep şikayetçi olan oyunculardan çıt çıkmıyor. Kimse ona destek olmuyor.
Bir de zam dedikoduları var... Meryem Uzerli'nin yapımcıdan yurt dışına satılan bölümler için para istediği, alamayınca kavga edip Almanya'ya gittiği söyleniyor.
Bu konuda da sonuna kadar haklı...
Eğer Meryem Uzerli'ye verilmeyenler Halit Ergenç'e veriliyorsa; sonuna kadar haklı.
Meryem'in hayat verdiği 'Hürrem' sayesinde ticarette ne paralar döndü, kimler neler kazandı hepimiz biliyoruz.
Yaratılan bu rüzgarda bu genç oyuncunun hiç mi payı yok?