Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ELVAN DEMİRKAN

Gençlerin gizli yaşantısı...

Amerika'nın popüler sabah haberleri programı Today Show'a göre; her 10 öğrenciden biri, hayatlarını olumsuz etkileyecek boyutta anksiyete yaşıyor.
Daha da kötüsü; öğrencilerin çoğu bu hislerini en yakınlarından bile gizliyor. Öyle ki, her beş üniversite öğrencisinden biri, kendisine bilerek zarar veriyormuş. Yaşadıkları duygusal acıyı bastırmak için, kendilerine fiziksel acı verecek şeyler yapmayı seçiyorlarmış.
American University'de yıllarca ders verdim. Bu üzücü ve ürkütücü gerçeği, maalesef pek çok öğrencide şahsen gözlemledim.
Üniversitelerde uyuşturucu kullanımı salgın hastalık gibi. Yarışı önde götüren, akıllı, yetenekli, sosyal, girişimci gençler bile anksiyete ile başa çıkamıyor.
Ailelerin işi de zor... Hepimiz çocuğumuz için doğru olanı yapmak istiyoruz ama o doğru ne?

KIZIMIN DA KAYGILARI ARTTI
Kendi tecrübemden örnek vereyim... 19 yaşındaki kızım Mira, zorlu ve disiplinli bir hazırlık sürecinden sonra geçen yıl hayalindeki okul olan Berklee Collage of Music'e girdi. Müzik dünyasının en iyilerinin gittiği bir okul bu... Amaç buysa, bunu başardı fakat asıl hayat sınavı şimdi başlıyor. Çünkü müzik dünyasının konserler ve hayranlardan ibaret olmadığını, oyunun kurallarının çok daha yıpratıcı olduğunu şimdi görüyor. Aşırı yüksek olan okul masraflarına katkıda bulunmak için, yoğun derslerinden kalan zamanda çalışmak zorunda.
'Hayatta varmam gereken yere nasılsa bir gün varırım' diye düşünen bir gençken, bir yıl içinde endişe ve kaygıları arttı.
Geçenlerde Yale Üniversitesi profesörlerinden William Deresiewicz'in Amerika'da çok ilgi çeken bir yazısını okudum. Profesör söz konusu yazısında; elit üniversitelerdeki eğitimin, bu okullarda okuyan gençlerin yaşadığı ağır psikolojik strese ve baskıya değmediğine inandığını belirtiyordu.
"Gençleri başarı ve prestij için öyle bir psikolojik stres ve baskı altına sokuyoruz ki, sonunda bir yerden patlak veriyorlar" diye yazmıştı.

AMAÇ SADECE DİPLOMA MI?
Profesör Deresiewicz, pek çok elit üniversite öğrencisi için "Amaçları sadece prestijli bir üniversitede okumak. Yaptıkları işi çok iyi yapacak çalışma disiplinleri var ama neden yaptıkları hakkında bir fikirleri yok" diyor.
Sonuçta herkes yaşaması gereken hayat tecrübesini yaşayacak ve derslerini çıkaracak.
Belki de toplumun başarı anlayışına göre çocuk yetiştirmektense, biraz da çocuğun karakterine göre başarı anlayışımızı geliştirmeliyiz.
Mesela; çocuğunuz olmasını istediğiniz kadar hırslı birisi değilse, onu değil, kendi yetiştirme şeklinizi ve beklentilerinizi sorgulayın.
Çünkü başarı uğruna, otantik karakterinden uzaklaştırarak yetiştirdiğiniz bir çocuk, toplumun gözünde başarılı olabilir ama kendi iç dünyasında mutsuz doktor, mutsuz iş adamı, mutsuz politikacı veya mutsuz müzisyenlere dönüşebilir.
Bir anne olarak bu süreçte içimi en rahatlatan şey; kızımın amacının prestijli bir okul diploması taşımak değil, kalbindeki şeyi yapmak olması... Hayatta sevdiğin işi yapmak, beraberinde para ve başarıyı da getirebilir fakat bazı durumlarda getirmeyebilir de...
Bazen hayattaki en büyük motivasyon, para ve prestij sahibi olmak değil, kalbinizdeki o ateşi geliştirmek olabilir.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA