Pazar gününü evlerinde geçirenler, Novak Djokovic ve Rafael Nadal arasında oynanan Avustralya Açık finalinin keyfini yaşadı.
Sırbistan o gün ekran başındaydı; ama sadece Djokovic'i desteklemek için değil. Aynı gün; hem su topunda, hem de hentbolde Avrupa şampiyonluğu maçına çıkacaklardı çünkü...

YÜREKLİ BAKAN
Bu başarının arkasında bir isim vardı: Snezena Samardzic-Markovic. Ülke sporunun başındaki bu yürekli kadın bakan; 2008 yılında göreve geldiğinde, spordan sorumlu tüm yöneticileri ofisinde topladı ve şöyle dedi: "Kendimizi dünyaya tanıtmanın en kolay yolu sportif başarı. Şimdi sizden, beşer ve 10'ar yıllık kalkınma planları istiyorum. Unutmayın ki taşın altına elini sokanlar kalacak, diğerleri gidecek!"
Toplantıdan; bazı spor dallarına ayrıcalık tanınması ve milli eğitim sisteminin sporcu yetiştirmeye yönelik olarak yeniden düzenlenmesi kararı çıktı. Ayrıcalık listesine giren spor dalları da; tenis, voleybol, basketbol ve su topuydu.
İlk önce spor; yeni ve dinamik yapısıyla, ilkokul seviyesine kadar indirildi. Altyapı hizmeti veren ama ekonomik krizle boğuşan kulüplere maddi destek sağlandı.
Sporun popülaritesinin artırılması için kısa dönem başarılar da gerekiyordu. Bu yüzden, belli seviyeye gelmiş sporcuların dünya arenasına daha rahat çıkabilmesi için bir teşvik programı açıklandı.
Spor ekonomisini geliştirmek için önemli organizasyonlara ev sahipliği yapılması kararı alındı.
Pazar günü Avrupa Hentbol Şampiyonası'na ev sahipliği yapan Sırbistan, 2013 yılında da dünya şampiyonasına ev sahipliği yapacak.
Novak Djokovic'in bizzat ülkeye kazandırdığı Serbia Open, 2009 yılından bu yana ATP takviminde...

SONUÇLAR HEMEN GELDİ
Sırbistan bugün erkekler tenisinin zirvesinde. İlk 20'de iki sporcuları daha var. Kadınlar sıralamasının ilk 20'sinde de iki isimle temsil ediliyorlar.
Erkeklerde su topu takımları; 2008 yılında Avrupa ikincisi, 2009 yılında dünya şampiyonu, 2011 yılında dünya ikincisi oldu. Erkeklerde voleybol milli takımları; 2010 yılında dünya ikincisi, 2011 yılında Avrupa şampiyonu oldu. Kadınlarda dünya üçüncülükleri var...
Ve bu 7 milyonluk ülke, bu pazar sahne aldığı üç finalin ikisinden şampiyonlukla ayrıldı. Sadece hentbolda üzüldüler; o da Avrupa ikincisi oldukları için!
Bu; yürekli ve kararlı yöneticiler olduğunda nasıl fark yaratıldığının kısa bir hikayesi... Kıssadan hisse çıkaranlar olur belki...