Olay, İzmir'de yaşanmış. Kadın, kocasının bir süredir kendisine soğuk davrandığından şüphelenip peşine düşmüş. Ve dedektifçilik oynayan her kadın gibi, o da kısa sürede operasyonunu başarıyla sonuçlandırmış. Evet, kocası genç kızlarla, hem de Viagra desteğiyle ilişkiye giriyormuş. Bu Viagra ayrıntısının neden mahkeme dosyalarında yer aldığını anlamak da zor. Viagra'yla halvet olunca, daha mı ayıp oluyor anlamıyorum ki?

SUYU NİYE BULANDIRDIN?
Neyse, sonuçta olay tüm ayrıntılarıyla ortaya çıktığı için, ceylan gibi sekmeyi seven koca da 'Ee ne duruyoruz, ayrılalım o zaman' demiş ve mahkemeye başvurmuş. Ki, bunu normalde kadından bekleriz değil mi? Kadın adamı çapkınlık yaparken yakalayacak, boşanmak isteyecek, adam da "Ben ettim sen etme" diye kendisini affetirmeye çalışacak. Ama yok, bu hikayede tam tersi. Koca, "İyi işte gördün, seni aldatıyorum, hadi boşanalım" deyince; karısı "Yandım anam" deyip hakimin karşısına geçmiş. Boşanmak istemiyormuş. "Peki o zaman, ne halt etmeye suyu bulandırdın bacım?" diye sormak istiyorum ben de... Çünkü hep söylerim, eğer aldatıldığını öğrendiğinde kapıyı çekip gidecek gücün yoksa, hiç boşu boşuna adamın peşine düşüp telefonunu, bilgisalarını karıştırmayacak, yollarda izini sürmeyeceksin. Boşu boşuna yüz göz olduğunla kalırsın. Ve o kocanın, artık seni rahat rahat aldatmasına da yol vermiş olursun. Çünkü, "Belli ki bu, ne yaparsam yapayım benden vazgeçmeyecek" diyen adam artık iyice gemi azıya alacak, ilişki hepten vıcık vıcık bir halde ilerleyecektir.

KENDİNİZİ REZİL ETMEYİN
O yüzden siz siz olun, maçanız çekip gitmeyi sıkmıyorsa, hiç boşu boşuna kendinizi eloğlu karşısında rezil etmeyin. Sizi aldatttığını kapı gibi belgeledikten sonra "Ama ben boşanmak istemiyorum kiii!" demek daha büyük rezillik çünkü!