Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNCEL ÖZİÇER

Ne gerek vardı buna?

Para... Daha çok para!
Şöhret... Bu yetmez, en ünlü ben olmalıyım!
Kalitesiz işler... Olsun, izlenelim de nasıl olursa olsun!
İtibar... Olmasa da olur, bana yukarıdaki şıklar lazım!
Türkiye'deki ünlü isimlerin 'Ben hepinizden daha çok izlenirim, sevilirim, en büyük reyting benim!' iddiası bazen öyle bir hal alıyor ki, insan ekranda gördükleri karşısında onlar adına üzülüyor, utanıyor.

PRENSES EDASIYLA...
Pazar akşamı Bülent Ersoy'un küçük bir prenses edasıyla kendisini yere atmasını izlerken onun adına yüzüm kızardı.
Şarkının sonunu getirip yavaş yavaş artistik bir düşüş ve sazların son notasıyla mikrofonu bırakarak, elini şöyle bir başının üzerine getiriş...
Yani gerçekten insan gülsün mü, üzülsün mü bilemiyor.
Sen koskoca Bülent Ersoy'sun; iki kişi fazla seyredecek, programın konuşulacak diye değer mi bu çadır tiyatrosuna?
Gerçekten tansiyonu bayılacak kadar yükselen insan, hele de o kiloyla yere düştü mü; patates çuvalı gibi iner aşağıya.
Öyle santim santim artistik hareketlerle yere yığılmaz.
Neyse, sonuçta sizin Diva amacına ulaştı; sosyal medyayı güldürerek de olsa salladı, ana haber bültenlerine konu oldu vs.
İtibar konusunu başta belirtmiştim. 'Hakkında konuştur da nasıl konuşturursan konuştur' düsturu çok sevildi bu memlekette.
Bu olay da onun tezahürü işte!

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA