Şimdi ben bu işe "Bravo!" demeyeyim de ne diyeyim! İstanbul alışverişte başka bir noktaya geçti mi?
Valla geçti.
Geçen cuma günü gelen SMS ile kendimi Zorlu Center'a attım.
Mesajımız şuydu: 'Beymen Zorlu Center'da kapılarını açtı.'
Esasen öyle alışveriş bağımlısı değilim; marka konusuyla da alakam yok. Benimkisi tamamen merak.
Çünkü çok yakında bütün şehir Zorlu Center'ı ve Beymen'i konuşacak; geride kalmak şanımıza yakışmaz!

AVM'LERDEN BIKMIŞTIM
Ne yalan söyleyeyim, Zorlu Center için hiç heyecanlanmamıştım ve AVM'lerden bıkma hakkımı kullanıyordum. Üstelik dike dike bitiremediler yani. Zincirlikuyu'yu uzaylılar basmış gibi bir hal vardı!
Pek de acayip bir halle karşılaşmayı ummadan gittim Zorlu'nun önüne. İlk iki denemem inşaatın içinde son buldu. "Yok abla, orası değil, aşağıdan girecen!"
Bulsam gireceğim de...
Sonunda Beymen'in özel girişini buldum, arabamı dünyanın en kibar valesine teslim ettim.
Daha kapıdan hizmet başladı.
Böyle güleryüz, böyle izzet, böyle ikram olamaz. Öksürsem öksürük şurubu çıkarıp verecekler, o derece.
Beymen'den içeri adımımı atar atmaz bakakaldım! Sordum, tam 9 bin 500 metrekareymiş; pes! Ev, kadın, erkek, çocuk, kozmetik, ayakkabı, çanta, kafeler... Ne ararsan en havalısından Beymen'de toplanmış.

İŞİ BİTİRMİŞLER!
Hiç uzatmadan birinci kata, yani kadın katına çıktım ve konunun hakimi, Halkla İlişkiler Sorumlusu Tolga Sezgin'le burun buruna geldim.
Dedim "Tolga, ben buranın içinden çıkamam, tut kolumdan gezdir."
500 metrekarelik kozmetik bölümü, 700 metrekarelik kadınların cenneti ayakkabı ve çanta bölümüyle zaten fark atılmış. Mağazanın altı yerinde çağdaş sanat eserlerinin sergilenmesiyle de sanata destek verilmiş.
Şahane kafesi, çok yakında açılacak restoranı, dünya çapında markaları ile Beymen işi bitirmiş, konuyu kapatmış.
Meraklısının çıldıracağı bir yer hizmete açılmış.
Boyner grubunun böyle büyük bir yatırım yapması alkışlanacak şey.
Helal olsun, bravo, bayıldım, tebrik ederim.