İbrahim Tatlıses'in avukatı Hayati Şahin, ünlü sanatçıyla ilgili herkesin yorum yapmasının, sağlık durumu hakkında konuşmasının, kanlı ve yarı çıplak hastane görüntülerinin yayınlanmasının engellenmesi amacıyla, ihtiyati tedbir davası açmıştı.
Sarıyer 2. Asliye Hukuk Mahkemesi de şu kararı aldı:
"İbrahim Tatlıses hakkında her türlü haberin görsel ve yazılı basında, internet ortamında, TV, radyo, gazete vs. haber kuruluşlarında, haber, röportaj veya benzeri şekilde yayınlanmasının ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine karar verildi."

İLGİNÇ BİR KARAR
Evet, Tatlıses haberlerinde özellikle hastaneye götürülüş görüntülerinde basın etiği açısından bazı hatalar yapıldı. Tatlıses'in vurulması hakkında, ilgili-ilgisiz herkes yorumda bulundu.
Bu hatalar için Tatlıses'in avukatı istediği tazminat davasını açar.
Devam eden adli bir soruşturmayı ya da davayı olumsuz yönde etkileyecek haberlere ihtiyati tedbir de alınır. Fakat 'her türlü haber'e yayın yasağı getirmek çok ilginç bir karar.
Ne yani?
Allah korusun, Tatlıses hayatını kaybetse de haberi yapılmayacak mı?
Tüm ülke Tatlıses saldırısına kilitlenmişken, siyasetin gündeminde bile bu olay varken, saldırıda PKK bağlantısı tartışılırken, böyle bir mahkeme kararının alınmasının mantığı nedir, çok merak ediyorum. 'Her türlü haber' tanımı, adı üstünde, her şeyi kapsıyor.
Bu karar, medyanın kamuoyunu aydınlatma görevinde engeller oluşturabilir.
Daha da kötüsü basın özgürlüğüne darbe vurabilir.
Neden böylesine ilginç bir karar alındığı konusunda kamuoyu mutlaka aydınlatılmalı. Bir de "Devam eden bir soruşturma ya da davayı olumsuz yönde etkileme" tanımında da bana göre bir eksiklik var gibi.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ...
Evet, medyada çıkan bir haber, davayı ve soruşturmayı olumsuz yönde etkileyebilir ama bunun tam tersi de olabilir; oluyor da zaten.
Bir muhabirin haberinde polisin bilmediği bir gerçeğe ulaşması, bir davanın ya da soruşturmanın tüm seyrini değiştirebilir. Başta Watergate skandalı olmak üzere basın tarihi bu türden flaş haberlerle doludur.
Elbette Tatlıses saldırısında da basının ulaşabileceği flaş bilgiler olabilir. Özetle 'her türlü haber'e yasak getirmek ilginç bir karar ve mutlaka tartışılmalı.
Asıl ilginç olan ise Türkiye'de canı isteyen herkesin kolaylıkla ihtiyati tedbir kararı aldırması (bkz. ünlüler) ve buna kimsenin ses çıkarmaması.