Bilgisayar korsanlarının, Oscarlı oyuncu Jennifer Lawrence ve ünlü model Kate Upton başta olmak üzere 101 ünlünün iCloud hesabını hack'lemesiyle ilgili medyada çıkan başlıklar genelde şöyle: 'Hollywood şokta', 'Ünlüler hacker kurbanı', 'Hollywood'un Wikileaks'i'... Evet, üzüntü verici bir durum ama kimin için? Ateş düştüğü yeri yakar; bu haberleri okurken kaç kişi üzülüyor acaba?
Bu üzücü olay, internette tıklanma rekorları kırıyor yahu! Birçok internet sitesi 'Büyük rezalet' ve 'Oyuncular şokta' başlıkları altında ünlülerin çıplak fotoğraflarını boy boy yayınlıyor. Bu karelerin sosyal medyada geyiği bile yapılmaya başlandı. 'Hımm bunun göğsü küçükmüş', 'Filmlerdeki gibi güzel değilmiş', 'Oscarlı oyuncu ama bildiğin kezban' benzeri yorumlar yapılıyor.

ÖZEL HAYAT KALMAYACAK
Mary Elizabeth Winstead'in, hack'lenen görüntüleri ile ilgili Twitter'a yazdığı şu mesaj her şeyi özetliyor aslında: 'Yıllar önce evimizin mahremiyetinde kocamla çektiğimiz fotoğraflara bakanlar, umarım kendinizi çok iyi hissediyorsunuzdur.'
Eskiden kimse internete güvenmezdi, kişisel bilgi paylaşımı çok azdı, herkes rumuz kullanırdı. Sonra Facebook çıktı, her şeyi değiştirdi. İnsanlar sadece kişisel bilgilerini değil, özel hayatlarını ve fotoğraflarını da paylaşmaya başladılar. Bu paylaşım çılgınlığının Instgram'la ulaştığı boyuttan bahsetmeye gerek yok herhalde. Hırsızlar bile soyacakları evin ahalisini Instagram'dan takip ediyor!
iCloud'un hack'lenmesi ve Hollywood oyuncularının en mahrem fotoğraflarının ortaya saçılması, internete güven olmayacağının en son kanıtı. Bu güven duygusu teknolojinin gelişmesiyle her geçen gün daha da azalıyor aslında.
Google Glass benzeri ürünlerin yaygınlaştığını farz edelim; birçok insan günlük hayatta gözüyle gördüğü her şeyi anında internete yayabilecek. Tabii kötü niyetli insanlar da boş durmayacak! Örneğin birisiyle yeni tanıştınız ve ilişkiye girdiniz, en özel anlarınız online yayınlanabilir! Teknoloji o kadar hızlı ilerliyor ki, yakın bir gelecekte özel hayat diye bir şey kalmayacak.