CHP ne önerdi?
"Birlikte Uludere'ye gidelim"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, liderler zirvesi sonrası yaptığı açıklamada ziyaretin olumlu havada geçtiğini söyledi. CHP'nin komisyon önerilerinin AK Parti tarafından kayda geçirildiğini belirten Loğoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Tayyip Erdoğan'a Uludere'yi birlikte ziyaret etmeyi önerdiğini açıkladı. Loğoğlu şu mesajları verdi:
Görüşmeden çıkan iki temel sonuç var; eğer Meclis çatısı altındaki bütün partiler CHP'nin yöntem önerisine, yol haritasına evet dediği takdirde AK Parti önerimize olumlu bakıyor. Bizim görüşümüz de toplumsal mutabakat komisyonu olduğu için bütün partilerin evet demesi gerektiği yönünde. AK Parti de aynı görüşte. Yapılan görüşmede MHP'nin bu konudaki katkısının mutlaka gerektiği, MHP'nin ikna edilmesi gerektiğinin altı defalarca muhataplarımız tarafından vurgulandı.
Görüşmenin atmosferi olumlu dedim. Siyasi gerginliği yumuşatma konusunda Sayın Kılıçdaroğlu özen göstermekte, bunu sağlamak için elinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğunu dile getirdi. Siyasi atmosferi daha da yumuşatmak için Başbakan'a Uludere'ye birlikte gidebileceklerini söylediler. Uludere konusunda başbakanın tepkisi ya da yorumu olmadı.
MHP benim önerim şudur derse ve bu öneri TBMM çatısı altında bizim önerdiğimiz komisyona benzer bir komisyon kurulması noktasına varıyorsa bunu kabule hazırız. Yeter ki bu işin içinde olacaklarına dair bir adım atsınlar. Herkesin elini taşın altına koymasını gerektiren bir konu. Bu konuda diğer siyasi partilere, herkese iş düşüyor. MHP'nin katkısı önemli, köklü bir siyasi kesimi temsil eden bir parti.
MHP'yi ikna sadece bizim işimiz değil ancak üzerimize düşeni yapacağız. Her siyasi partinin de üzerine düşeni yapması gerekiyor. CHP'nin önerisi çözüm önerisi değil, içeriğine ilişkin tek bir unsur yok. Önerimiz yöntemsel ve yol haritasına ilişkin tespitlerde bulunan bir paket. Bahçeli'nin görüşlerine şahsen itirazım yok. Birbiriyle karşılaşan iki kutup değil.
MHP'YE RANDEVU ISRARI
Kılıçdaroğlu Erdoğan'la yaptığı görüşmenin ardından partinin MYK'sını toplayıp zirve ile ilgili bilgi verdi. Yaklaşık üç saat süren toplantıda "MHP'den randevu talep edelim ama bir süre bekleyelim" kararı çıktı. CHP, MHP'nin ardından BDP'den de randevu talep edecek.
AK Parti ne dedi?
"CHP iki partiyi ikna etmeli"
Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Kılıçdaroğlu arasında AK Parti Genel Merkezi'nde yapılan terör ve Kürt sorunu gündemli buluşmadan "MHP ikna edilmeli" mesajı çıktı. Olumlu bir havada geçen zirvede Başbakan, CHP'nin Toplumsal Mutabakat Komisyonu ve Akil İnsanlar Grubu önerisiyle ilgili MHP'nin ikna edilmesi telkininde bulundu. Görüşmede CHP lideri Başbakan'a "Uludere'ye birlikte gitme" teklifinde bulunurken AK Parti buna olumlu yanıt vermedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik görüşmeyle ilgili şunları söyledi:
Bu aşamada bir öneri yok. Kendileri de zaten bir öneri getirmediklerini, bir yöntem önerisi sunduklarını belirtiyorlar. CHP'nin bu girişimi, bu meseleye katkı sağlamak üzere elini taşın altına sokması, bu şekilde bir katkı vermeye yönelik olarak bir tutum sergilemesi Sayın Başbakanımız tarafından, partimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştır.
CHP'nin önerisi ile ilgili şu anda bir çıkmaz söz konusudur. Önerilen mekanizma bir ihtisas komisyonu olarak hayata geçemez. Bir tali komisyon olarak hayata geçebilir. Bunun olması için de Meclis'teki partilerin tam mutabakatı gerekir. Şu anda CHP'nin bu girişimine MHP olumsuz bakmaktadır. MHP ve BDP'yi de bu yöntem üzerinde mutabık kalabilirse AK Parti bu komisyonun kurulmasına ilke olarak olumlu bakmaktadır. Akil adamlar heyetinin oluşması da ancak bu komisyonun hayata geçirilmesiyle mümkündür.
CHP'ye Meclis'teki iki muhalefet partisini bu yöntemle ilgili olarak ikna etme görevi düşmektedir. Eğer bu mutabakat sağlanırsa, Sayın Başbakanımız, Genel Başkanımız ilk olarak bu komisyonun kurulmasına destek vermektedir.
Uzlaşma sağlanamaması durumunda Sayın Başbakanımız dördüncü bir yöntem önermiştir CHP'ye. O da şudur; eğer Meclis'te muhalefet partileri arasında bu mutabakat sağlanamazsa, yine de CHP ile AK Parti arasında bugün Sayın Genel Başkanların görüşmesine katılan heyetlerden oluşacak bir istişari heyetin bu görüşmeleri sürdürebileceği, bu çalışmaları yapabileceği, tabii bu Meclis dışında bir mekanizma olacaktır. Böyle bir çalışma yapılması üzerine CHP ile AK Parti arasında bu şekilde bir mekanizmanın kurulabileceği Genel Başkanımız, Başbakanımız tarafından önerilmiştir. Kılıçdaroğlu'nun görüşmede Başbakan Erdoğan'a "birlikte Uludere'ye gidelim" teklifini sunduğunn anımsatılması üzerine Çelik "Bizim gündemimizde böyle bir ikili ziyaret yok" dedi.
Zirve öncesi dostluk havası esti
'Ön yargısız yola çıkıyoruz'
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Olağan Genel Kurulu'nda Başbakan Tayyip Erdoğan'dan sonra kürsüye gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, terör sorunun çözülememesinden siyaset kurumunun sorumlu olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bir çözüm yolu üretebiliriz, o çözüm yolunu ürettiğimiz zaman da terör belasını bu ülkenin yakasından alır, çöp sepetine atarız. Türkiye bu demokratik olgunluğa ulaşabilmeli" dedi. Parlamentoda uzlaşma komisyonu ve parlamento dışında da kanaat önderlerinden oluşacak komisyon kurulmasını önerdiklerini anlatan Kılıçdaroğlu, "Terör 30-35 yıldır çözülmüyorsa sorumlusu siyaset kurumudur" dedi. Partilerin bir araya gelerek, görüşlerini uygarca paylaşması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, yol haritasının ve içeriğin konuşularak belirlenmesinin doğru olacağını sözlerine ekledi.
'Küslük, köprüleri atmak olmaz'
Başbakan, Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşme öncesinde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Olağan Genel Kurulu'nda dosluk ve barış mesajları verdi. "Siyasette küslük olmaz" diyerek yapılacak görüşme öncesinde ortamı yumuşatan Erdoğan, terör sorununun çözümü konusunda kapıları kapatmadıklarını söyledi. Erdoğan'ın sözleri şöyle oldu:
Kim katkı vermek isterse, kim bize bir çözüm önerisi getirirse dikkatle dinleriz, hassasiyetle üzerinde dururuz ve oradan istifade edip, alacağımız ne varsa alır ve onu uygulamaya koyarız. Bizim hiçbir ön şartımız, hiçbir önyargımız yok.
Biz bu sorunun çözümü için hiçbir zaman kapılarımızı kapatmadık. Siyasette küslük olmaz, köprüleri atmak olmaz, hasmane duygular içine girmek, rakiplerini hain olarak yaftalamak olmaz.