Sarıyer'de, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Sarıyer-Çayırbaşı Tüneli ile 20 kavşak ve yolun açılışı dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un 7 tepesine 7 tünel anlayışıyla çıktıkları yolda, projenin ikincisini bugün hizmete açtıklarını belirtti.
Temel ilkelerini ''Ne aldatan olacağız ne aldanan olacağız'' şeklinde niteleyen Erdoğan, ''Biz yaparız birileri bakar. Onların zaten yapmak diye de bir derdi yok. Biz üretiriz diğerleri laf üretir. Farkımız bu'' diyerek, projenin ilk etabı olan Kağıthane-Piyalepaşa tünelini 2009 yılının Mart ayında açtıklarını hatırlattı.
O zaman gördükleri herkesin çok farklı bir mutluluk yaşadığını kendilerine ilettiğini söyleyen Erdoğan, bu insanların kendilerine ''Kağıthane'den 2-3 dakikada Dolmabahçe'ye gelebileceğimi aklımın ucundan geçirmiyordum. Siz bize bu mutluluğu yaşattınız'' dediğini aktardı.
Başbakan Erdoğan, Taksim'den Hacıosman'a doğru metro çalışmalarını başlattıkları günleri hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bizden öncekiler temel atmıştı ama yarıda kalmıştı. Benden önce İstanbul'da CHP'li belediye vardı ve 50 milyonluk yatırımı yapmış, orada kalmıştı. Para ödeyemez hale gelince müteahhit firmalar çekilmişti. Biz geldik, yatırıma başladık. 1'e 10 yatırım gerekiyordu. Bunu hamdolsun gerçekleştirdik. O zaman o boyutunu yaptık. Fakat ülkemizde bir şey var. Çok sıkıntılı. Sadece siyasetçide değil, siyasetin dışında da var. Bizi kıskançlık öldürüyor. Birileri bir şey yapamıyorsa yapanın attığı adımın da önünde duruyorlar. Bariyer oluşturuyorlar. Derdimiz neydi biliyor musunuz? Aslında Taksim'den gelen metroyu Maslak'taki İTÜ Kampüsü'nden çıkarmaktı ve orada 'Bir triyaj alanı oluşturalım' demiştik. Çünkü orada İSKİ'nin devasa bir yeri vardı ve biz yerin altında olmayan kotundan da istifade etmek suretiyle açığa çıkacak bütün vagonların bakımını vesaire yapabileceğimiz bir imkan vardı. Ne yazık ki o zamanın üniversite yönetimi, inanır mısınız bana hendek atlattı ve bize onu yaptırmadı.''
Erdoğan, fakat bunun da zorunlu olduğunu belirterek, mecburen Sanayi Mahallesi'nin orada, yerin altında bir triyaj alanı yapmak zorunda kaldıklarını söyledi. Erdoğan, bununda kendilerine o günün parasıyla 250 milyon liraya mal olduğunu dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, ''Biz bu ülkenin kurumları, evlatları, bu devletin birimleri olarak birbirimizle dayanışma halinde olmazsak kiminle dayanışma halinde olacağız. Bu tünelle birlikte Hacıosman çayırından Kilyos Caddesi'ne ulaşmak isteyen sürücülerimiz artık bir saatlik yolu 5 dakikada kat edebilirler'' diye konuştu.
Bunun hesabını iyi yapmak ülke ekonomisine getirisi, sağladığı katmadeğeri iyi değerlendirmek gerektiğini ifade eden Erdoğan, ''Ulaşımda kolaylık deniyor ya... İki ay köprülerin tamir bakımıyla alakalı bir adım atıldı. Yazılı ve görsel medyanın kopardığı kıyameti biliyorsunuz. Toplumu moralize etmeleri gerekirken karşıt güçlerle beraber demoralize etmenin gayreti içerisine giriyor. Bu köprüler tamir bakım olmayacak mı? Allah göstermesin bu bakımlar yapılmadı diye bir felaketle yarın karşı karşıya kalacak olursak, o zaman ne diyeceksiniz? O zaman da teneke takıp çalacaksınız'' diye konuştu.
Köprüdeki bakımı yaz mevsimi en uygun olduğu için tercih ettiklerini ifade eden Erdoğan, bu süre içinde bunu süratle yapıp açmak istediklerini ancak birçok kulp taktıklarını söyledi. Erdoğan, ''Şu anda bitti. İnşallah okullarla beraber bu sıkıntı aşılıyor. Daha da iyi olacak'' dedi.
'Ya Kandil ya TBMM'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Her türlü sorunun çözüm yeri, demokratik siyaset alanıdır. Dağda siyaset yapmak isteyenler, buyursunlar dağa çıksınlar. Teröristlerle kucaklaşanlar, parlamentoda millet adına mücadele veremezler. Vermeye kalksalar dahi saygı göremezler. Zira iki tercih var ya Kandil ya TBMM. Eğer Meclis diyorsan gel mücadeleni Meclis'te ver, o zaman seninle müzakere masasına oturacak siyaseti, iktidarı bulursun'' dedi.
"Tabela partisi olmayın"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''CHP'ye, MHP'ye sesleniyorum. Gelin Sivas'ın ötesinde teşkilatlarınızı ayağa kaldırın, çalışsınlar, halkın arasına karışsınlar. Diyorum ki; tabela partisi olmayın, halkın arasına karışın. Orada sadece AK Parti olmamalı, siz de olmalısınız. Orada beraber demokrasi mücadelesi verelim, demokrasiyi birlikte güçlendirelim. Teşkilatı çalıştıracaksınız, sürekli... Bu süreklilik kazanırsa o zaman göreceksiniz ki, terör örgütü ve onun uzantısı, bu ülkede ciddi manada kan kaybedecektir'' dedi.
"Bazı emekli askerler geldikleri ocağa ihanet ediyorlar"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Afyonkarahisar'daki askeri mühimmat deposunda yaşanan patlama sonrasında yazılı görsel medyanın tavrını eleştirdi. Bazı emekli askerlerin televizyona çıkarak konuyla ilgili yorum yaptığını hatırlatan Erdoğan, "Maalesef bazı emekli askerler geldikleri ocağa ihanet ediyorlar. Sizin göreviniz bu mu ? Bu toplumda dezenformasyon yapıyorlar. Bu işin incelemesi yapılacak bekle. Bir saatte iki saatte netice bekliyorlar." diye konuştu.
Tünel açılışında yaptığı konuşmada muhalefeti eleştiren Erdoğan, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na Kartal ve Kadıköy metrosunu gezmesini tavsiye etti. Kılıçdaroğlu ile İzmir'de yaptıkları açılışı da hatırlatan Erdoğan, "Anamuhalefet başkanı zaman zaman bir şeyler söylüyor. Önce bir defa metro nedir; hafif metro nedir? Sayın Genel Başkan önce bunu bir öğren. Senin İzmir ile anlattıkların metro değil hafif metrodur. Bunların maliyetini hesaplamaya çalışan milletvekillerin var. İzmir bu ulaşım sistemlerini yapamamıştır. Ulaştırma Bakanlığı'ndan yardım istemiştir. Oradaki raylı sistemler Ulaştırma Bakanlığı'nın katkısı ile tamamlandı." dedi.
Konuşmasında Afyonkarahisar'daki askeri mühimmat deposunda yaşanan patlamaya da değinen Erdoğan, verilen kayıpların üzücü olduğunu söyledi.
Patlamada şehit olan 25 askerin acısının herkesin yüreğini dağladığını belirten Erdoğan, "Depremlerde, sel felaketlerinde, trafik kazalarında ve diğer olaylarda verdiğimiz kayıplar da aynı şekilde hepimizi üzüyor." dedi.
Bu tür olaylara karşı kayıpları en aza indirecek tedbirleri aldıklarını belirten Erdoğan, olayın ardından medyada yapılan yorumlara tepki gösterdi. Erdoğan, "İşte Perşembe günkü olayla ilgili. Olya olduğu andan itibaren, yazılı ve görsel medyaya düştüğü andan itibaren. Atılan başlıklar, yapılan yorumlar inanın bilerek değil, sadece bakıyorsunuz farklı senaryolarla, birisi alıyor emekli bir generali getiriyor, birisi alıyor bir emekli askeri getiriyor. Kendisi olmadığı süre içersinde ne tür el bombaları üretilmiş, ithal edilmiş bundan haberi yok, kendi zamanındaki var olanlar üzerinden açıklamalar yapıyorlar." diye konuştu.
Medyayı takip eden vatandaşların da anlatılanları gerçek zannettiğini ancak bunun doğru olmadığını dile getiren Erdoğan şöyle konuştu: "İşin gereği bu değil. Maalesef bazı emekli askerler geldikleri ocağa ihanet ediyorlar. Sizin göreviniz bu mu ? Bu toplumda dezenformasyon. Bunlar bunu yapıyor. Bu ahlaki değildir, vicdani değildir. Bu milletin gelecek ideallerine ket vurmaktır. Ben milletimi bu noktada özellikle uyarmak istiyorum." şeklinde konuştu.
Köşe yazarlarının yorumlarını da eleştiren Erdoğan, "Bazıları da bakıyorsunuz köşelerinde yapılan bazı hatalar varsa bu hataları kasta mahsus yapıyor. Bekle, dur bakalım. Bu işin incelemesi yapılacak. Ondan sonra da gerekli açıklamaları yapılacaktır. Hemen bir anda bir saatte, iki saatte netice bekliyorlar. Nerede var, hangi işte var netice. Orada daha yangın sürüyor bakıyorsunuz hemen değerlendirmeler başlamış. İtfaiyesi yaklaşamıyor. Ulaşamıyor onlar bir taraftan yorum yapıyorlar. Biz bir taraftan telaş içindeyiz, acaba havadan nasıl söndürme işlerini yaparız? Yapabilir miyiz? vs… Onlar sürekli tahrik ediyorlar. İnsaf edin, ama bunların böyle bir insafı yok. Çünkü bunlar ne kadar yaralayabiliriz? Ne kadar vurabiliriz? Dertleri bu." İfadelerini kullandı.