4 yıl önce Ümraniye'de bulunan el bombalarıyla başlayan süreç, Türkiye'de yakın tarihin en önemli davasının fitilini ateşledi... Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ın da tutuklu yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında, savcının esas hakkındaki mütalaasını mahkeme heyetine sunması bekleniyor.
''Ergenekon'' davasında birleşen dosyanın iddianamesinin okunmasına ara verilerek, Genelkurmay Başkanlığı'ndan gönderilen hard disklerle ilgili hazırlanan ön raporun okunmasına geçildi. Sanık avukatlarının buna da itiraz etmeleri üzerine duruşmaya tekrar ara verildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, verilen aranın ardından tekrar başladı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, birleşen dosyanın iddianamesinin okunmasına ara verildiğini söyledi.
Özese, Genelkurmay Başkanlığı'ndan gönderilen Bilgi Destek Dairesi'ndeki hard disklerle ilgili naip hakim tarafından hazırlanan ön raporun okunacağını ifade etti.
Üye hakimlerden Fatih Mehmet Uslu'nun, ön raporu okumaya başladığı sırada sanık avukatları buna da itiraz ederek, kendilerine söz verilmesini istedi.
Başkan Özese, avukatlara ön rapor okunduktan sonra söz verileceğini belirtirken, avukatlar ısrarla söz istemeye devam etti.
Başkan Özese, avukatları, ''Yargılama yetkisi mahkemeye ait. Disipline uymak zorundasınız. Sabahtan beri aynı tepkiyle karşılaşıyoruz. İkazları dikkate alın. Mahkemenin yargılama yetkisine karışmayın. Avukatlar her duruşmada konuşamaz'' diye uyardı.
Avukatlar ve salonda bulunan milletvekilleri, Özese'nin bu sözlerini yuhaladı ve masalara vurarak, protesto etti.
Özese'nin ''Dışarı çıkarmak zorunda kalırım. Lütfen oturun. Söz vermiyorum'' diye bağırarak uyarılarına devam ettiği duruşmada, savcı Mehmet Ali Pekgüzel de söz almak için araya girdi. Başkan Özese, savcı Pekgüzel'e de söz vermedi.
Hakim Fatih Mehmet Uslu'nun ön raporu okumaya devam etmesi üzerine, avukatlar itirazlarını sürdürdü. Başkan Özese, yaşanan karmaşa nedeniyle duruşmaya tekrar ara verdi.
Bu arada, tutuksuz yargılanan emekli Albay Arif Doğan'ın da duruşmaya katıldığı görüldü.
''Ergenekon'' davasında, birleşen dosyanın iddianamesinin okunmasını avukatlar, alkışlarla ve oturdukları masaları yumruklayarak protesto ederken, tutuklu sanıklar eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Hasan Iğsız salonu terk etti.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, öğle arası sonrası yeniden başladı. Duruşmada, ''Ergenekon'' davası ile birleşen dosyanın iddianamesinin okunmasına geçildi.
İddianame üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından okunduğu sırada sanık avukatları, alkışlarla ve masalarını yumruklayarak protesto etti.
Bu sırada, tutuklu sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Hasan Iğsız duruşma salonunu terk etti.
Başbuğ'un salondan ayrılırken ''Yargılamayı görün'' dediği duyuldu. Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.
''Ergenekon'' davasının esas hakkındaki görüşün açıklanması beklenen 270. duruşmasına, tutuklu sanıklar eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ile CHP Milletvekili Mehmet Haberal uzun süreden sonra katılırken, tutuklu sanıklar CHP Milletvekili Mustafa Balbay ile gazeteci Tuncay Özkan, duruşma salonuna girerken izleyiciler tarafından alkış ve sloganlarla karşılandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma başlamadan önce milletvekillerinin de aralarında olduğu izleyiciler, avukatlar ve gazeteciler salona alındı.
Aralarında Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, genel başkan yardımcıları Umut Oran ve Gürsel Tekin'in bulunduğu 40'a yakın CHP milletvekilinin de izleyici olarak yerini aldığı duruşma salonunda, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar ve İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da hazır bulundu.
Duruşmaya, Türkiye'nin kimi illerinden baro temsilcileri, gözlemciler ve sanık müdafilerinin de bulunduğu yaklaşık 200 avukat katıldı.
Halk müziği sanatçılarından Sadık Gürbüz de Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın avukatı olarak duruşmaya geldi.
Duruşmada, daha sonra sanıklar salona alındı. Bu sırada, izleyiciler sanıkları alkışlarken, ''Türkiye sizinle gurur duyuyor'' sloganı attı. Sanıklar da izleyicilere el sallayarak ve yumruk yaparak karşılık verdi.
Sanıklardan CHP Milletvekilleri Mustafa Balbay ve gazeteci Tuncay Özkan, duruşma salonuna girerken, izleyicilerin hepsi ayağa kalkarak alkışladı. El sallayarak izleyicilere hitap eden Tuncay Özkan, ''Adalet için, Türkiye için'' diye bağırdı ve izleyicilerin de bu şekilde bağırmasını istedi. İzleyiciler de ''Adalet için, Türkiye için'' şeklinde slogan attı.
Tuncay Özkan, izleyici ve milletvekillerine hitaben ''Adalet istiyoruz. İsteklerimizin hepsi Türkiye ve adalet için. Adalet meşalelerini her yerde yakın. Yurtseverlik için adalet. Burada hukuk yok. Burada, adalet istiyoruz. Bu dava açıldığı gün, cezalarımız verildi. Önemli olan halkın vicdanıdır. Kendimizi halkın vicdanına bıraktık'' dedi.
Mübaşirin, ''Tuncay Bey lütfen oturun'' diye uyarması üzerine de Tuncay Özkan, izleyicilere dönerek, ''Siz de bağırın Tuncay Bey diye'' şeklinde seslendi. Seyirciler de ''Tuncay bey'' diye sloganı attı.
Tutuklu sanık CHP Milletvekili Mustafa Balbay, Tuncay Özkan ile birlikte duruşma salonuna girdi. Bu sırada, özellikle basın mensuplarının bulunduğu bölümdeki ön sıralarda bulunan CHP milletvekillerinin yoğun ilgi gösterdiği Mustafa Balbay, ellerini kaldırarak ''Adalet istiyoruz'' dedi.
Balbay, ''Biz Silivri arazisinde adalet terazisini yükselteceğiz. Burada çürümeyeceğiz. Adaleti sizinle yayacağız. Biz, Türkiye'nin yediveren gülleriyiz. Sizinle birlikte adalet arayacağız'' diye konuştu.
Seyirciler de ''Mustafa Kemal'in askerleriyiz'' ve ''Namus, ahde vefa, vatan'' şeklinde sloganlar attı.
Duruşmaya uzun zaman sonra katıldığı gözlenen tutuklu sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve CHP Milletvekili Mehmet Haberal'ın da izleyicilere el salladıkları görüldü.
Duruşmada İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hurşit Tolan ve Mehmet Haberal'ın, sanıkların bulunduğu alandaki en ön sırada oturdukları görüldü.
Kapasitesi 350 kişi olan duruşma salonu tamamen dolarken, bazı milletvekilleri ve gazeteciler duruşmayı ayakta izledi. Gazeteciler ile izleyiciler arasında zaman zaman yer darlığı nedeniyle tartışma yaşandı.
Tutuklu sanıklardan Alparslan Arslan, duruşmaya katıldıktan kısa bir süre sonra salondan jandarma eşliğinde çıkarıldı. Tutuklu sanıklarla tutuksuz sanıklar arasına jandarma görevlilerinin yerleştirilmesi de dikkati çekti.
Duruşmaya, İstanbul Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ali Pekgüzel, Murat Dalkuş ve Nihat Taşkın da uzun zaman sonra bir arada katıldı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmadaki nizam kurallarını hatırlatarak, ''Herkes sorumluluğunu bilsin. Gerekirse seyircisiz duruşmaya devam ederiz'' diyerek, duruşmayı başlattı ve gelen evrakları okudu.
Kimi sanık avukatları tarafından, mahkeme heyetinde yer alan hakimler hakkında reddi hakim talebiyle ilgili sunulan reddi hakim talebinin, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmediğini belirten Özese, Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nca ifadesi alınan Susurluk davası hükümlüsü Ayhan Çarkın'ın ifadelerinin de mahkemeye gönderildiğini söyledi.
Başkan Özese'nin, MİT Müşteşarlığı'na yazılan yazılara cevap verildiğini ve bu yazıların dosyaya eklendiğini belirtmesi üzerine ayağa kalkan sanık avukatlarından Vural Ergül, ''Bu belgelerin tarihiyle birlikte açık şekilde okunmasını istiyorum'' dedi. Başkan da evrakı daha sonra inceleyebilecekleri cevabını vererek, Vural'dan oturmasını istedi.
Başkan Özese, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Sedat Peker'in de aralarında bulunduğu 4 şüpheli hakkında, ''silahlı terör örgütüne yardım etme'', ''tehdit'' ve ''suç delillerini değiştirmeye teşebbüs etmek'' suçlarından hazırlanan iddianameyi kabul eden İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, dosyanın, bu dava dosyasıyla birleştirilmesi konusunda muvafakat istediğini de belirtti.
Bu talep üzerine çıkan tartışma sonrası Mahkeme Başkanı Özese, duruşmaya ara verdi.
Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü açıklaması beklenen ''Ergenekon'' davası sanıklarına destek vermek üzere Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde duruşma salonunun olduğu bölgeye girmek isteyenlerle jandarma arasında arbede yaşandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 66'sı tutuklu 275 sanığın yargılandığı ve 4 yılı aşkın süredir devam eden ''Ergenekon'' davasının bugünkü 270'inci duruşmasında, esas hakkındaki mütalaanın açıklanması bekleniyor.
Türkiye'nin çeşitli illerinden sanıklara destek vermek üzere yerleşkeye gelenler ile jandarma arasında arbede yaşandı. Avlu girişinde jandarmanın kurduğu barikatın arkasında toplanan kalabalık içeriye girmek isteyince, jandarma cop ve biber gazı kullandı. Yaşanan arbedede iki er hafif şekilde yaralandı.
Jandarma, duruşma salonunun hemen yanında bekleyen TOMA ile müdahalede bulunmak isterken, araç avluda bekleyenlerce çevrildi. Aracın geçmesine izin verilmemesi üzerine, aracın önünün boşaltılması anonsu yapıldı.
Grubun uyarıya uymaması üzerine araçtan su sıkılarak, gruba müdahale edildi. Gruptan bazı kişilerin suyun tazyikiyle yere düştüğü görüldü.
Grubun TOMA'nın önünden ayrılmaması üzerine jandarma, aracı kullanmaktan vazgeçti.
Bu arada, duruşmayı izlemek isteyen bazı CHP milletvekilleri ile jandarma arasında da tartışma yaşandı. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, jandarmanın kendisinin kolundan çektiğinini belirterek, kimliğini çıkarttı ve tepki gösterdi.
Arbedenin yaşandığı dakikalarda içeriye girmek isteyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, sıkılan biber gazından etkilendi. CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum da içeriye girmekte zorlandı.
Sanıklara destek vermek için Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde gelen Tarık Akan, Rutkay Aziz, Bülent Kayabaş ve Ali Sirmen'in aralarında bulunduğu sanatçılar da duruşma salonuna giremedi.
Partililer tarafından megafonlarla yapılan anonslarla vatandaşlar sakinleşti.
Silivri'de devam eden Ergenekon davasına 2'nci kez ara verildi. Verilen aranın ardından izleyicisiz başlayan duruşma salonunda sanıklar, sanık avukatları ve milletvekilleri ile basın mensupları katıldı. Duruşmanın yeniden başlamasından kısa bir süre önce tutuklu sanıklar salona alınırken, CHP milletvekillerinden Namık Havutçu bariyerlerin üzerinden atlayarak tutuklu sanıkları olduğu bölüme gitmeye çalıştı. Salonda görevli bulunan bir üsteğmen Havutçu'yu geçmemesi konusunda uyardı. Vekil Havutçu geçme konusunda direnince üsteğmen vekili tutarak geçmesine engel olmaya çalıştı. Bu sırada arka sıralarda oturan CHP gurup Başkan vekili Muharrem İnce üsteğmen'in üzerine yürüyerek 'Dokunma ellerini kırarım' diyerek üsteğmene tepki gösterdi.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese birleştirilen iddianamenin okunulmasına geçileceğini belirtti. Bu sırada avukatlar söz istedi. Mahkeme başkanı Özese avukatları temsilen bir kısım sanık avukatı olan Celal Ülgen'e söz verdi.
Ülgen, Mahkeme Başkanı Özese'ye bugünkü işleyişi hakkında bilgi istediklerini söyledi. Bunun üzerine Başkan Özese, iddianamenin okunulmasının ardından Genelkurmay Başkanlığı'ndan gönderilen hard disklere ilişkin raporun okunacağını belirtti. Başkan Özese daha sonra ise mütalaa konusunda Cumhuriyet Savcısına söz verileceğini belirtti.
Başkan Özese iddianameyi okumaya başlayacağı sırada sanık avukatlarından Vural Ergül, söz istediğini belirtti. Başkan Özese söz vermeyince Ergül yerine oturmayarak konuşmaya devam etti. Bir süre konuşmaya devam eden Ergül daha sonra 'Savunma söz hakkı istiyor' şeklinde 3 kez slogan attı.
Bunun üzerine Başkan Özese Ergül'ün zorla salondan çıkarılmasını istedi. Bu sırada Ergül ile jandarma görevlileri arasında tartışmalar yaşandı. Duruşma salonunda duran bazı CHP'li vekillerin aya kalkarak diğer avukatların duruma tepki göstermeleri konusunda telkinde bulundu. Salonda bulunan diğer avukatların ayağa kalkarak jandarmaya engel olmaya çalışması üzerine Mahkeme Başkanı Özese duruşmaya yeniden ara verildiğini açıkladı.
Bazı CHP'li vekiller beraberlerinde getirdikleri lahmacunları duruşma salonuna yiyecek konulmasının yasak olmasına rağmen lahmacun yemeleri dikkat çekerken, vekiller basın mensuplarına da lahmacun ikram etti.
Yargılama sürecinde mahkeme, firari sanıklardan emekli Tümgeneral Mustafa Bakıcı, Yeditepe Üniversitesi kurucusu Bedrettin Dalan, eski AK Parti Milletvekili Turhan Çömez ve Saipir Deblevidze hakkında yakalama kararı çıkarmıştı.