Özdağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin son 52 yılının darbelerle dolu olduğunu, insanların kutuplaştırıldığını ve dövüştürüldüğünü söyledi.
Zayıflayan toplumsal yapı nedeniyle vesayetçilerin seçilmişler üzerinde baskı kurduğunu ifade eden Özdağ, ''1960, 1971 ve 1980 Türkiye'nin bedenine musallat oldu ama 28 Şubat, ruhuna musallat oldu. O dönemde çok ciddi kültürel savrulmalar yaşandı'' diye konuştu.
Türkiye'de, ''Değerleriyle kavga eden'' bir yapı oluşturulduğunu ifade eden Özdağ, şöyle devam etti:
''28 Şubat, postmodern bir darbeydi. O projeyi hazırlayanlar demokrasiye, ekonomiye darbe vurdu. Bunlardan biri de İsmail Hakkı Karadayı idi. O zamanki siyasi iradeyi hiçe sayan bir yapının başındaydı. Vesayetçi yapıyı devam ettirmek istiyorlardı. Oysa ki demokrasilerde bütün roller sandıkta dağıtılır ve kimin aktör, kimin figüran olacağına halk karar verir. Bu sandığın rollerine herkesin rıza göstermesi gerekirdi. Bu yapının sermaye, medya, bürokrasi ve cuntacı ayağı vardı. Bu yapı, Atatürk maskesi altına Türkiye'ye ihanet etti.''
O dönemde binlerce başörtülü öğrenci ve memurun okullarından, işlerinden atıldığını dile getiren Selçuk Özdağ, hiçbir hakikatin sonsuza kadar karanlıkta kalmayacağını, yargının şu anda bağımsız olarak görevini yaptığını kaydetti.