Norveç'in en büyük bankasının Manhattan şubesi dünyayı sarsan mali fırtınada korunaklı bir sığınak olarak ilgi görmeye başladı. Avrupa'daki borç kriziyle Amerika ve Çin'deki ekonomik yavaşlamanın sonuçlarını beklerken güvenli bir liman arayan Amerikalı yatırımcılar yalnız Norveç'e değil, en büyük Norveç bankası DNB'ye de para akıtıyor. Bankanın New York'taki ön bürosuna her gün Norveç borçlanma senedi veya bu sağlıklı ekonomiye bağlı başka bir varlık almak isteyen yatırımcılardan telefonlar geliyor. New York'ta DNB adına menkul değerler alıp satan yapan Clifford Queen, "Birkaç yıl öncesine kadar bu insanlar Norveç'in nerede olduğunu bile bilmezlerdi" diyor. ABD, Alman ve Japon devlet tahvilleri ürkmüş yatırımcılar için hâlâ öncelikli sığınak. Hatta yoğun talebin bir sonucu olarak 10 yıl vadeli ABD hazine bonosunun faiz oranı yüzde 1.5 gibi rekor denebilecek düşük seviyelere indi. Fakat yatırımcılar, ekonomik sıkıntılar dünyayı kasıp kavurur ve güvenli alternatifler azalırken ABD hazine bonosu tutmaktan kaygılanıyor. Tabii bu arada İtalya ve İspanya gibi ülkelerin tahvillerini terk ediyor ve bu ülkelerin borçlanma maliyetlerini artırıyorlar. Bunun bir sonucu olarak bir zamanlar yatırım dünyasının uzak ucunda yer alan (mali krizden önce kazanç ve cazibe bakımından r iskl i ülkelerin yanına bile yaklaşamayan) Norveç, İsveç, Kanada ve Avustralya gibi ülkeler ilgi görmeye başladı. Babson Capital'da sigorta şirketlerinin parasını yönetmeye yardımcı olan David Nagle, "Güven l i varlıklar bulmak giderek zorlaşıyor. Bunun için tüm gücünüzle etrafı araştırmanız gerekiyor" diyor. Paranın akıne tmes iyse ciddi sorunlara yol açabiliyor. Örneğin Kanada'da, bankaların tedarik edebildiği ucuz para yüzünden insanların mortgage kredisi alması kolaylaştı, bu da ev fiyatlarını yükseltti ve bir emlak balonu oluşacağı kaygılarını artırdı. Son zamanlarda Norveç'te de ev kredileri arttı ve emlak fiyatları bazı uzmanların sürdürülemez bulduğu seviyelere çıktı. Fakat hepsi bununla kalmıyor. Yabancı paranın girişiyle Norveç kronu gibi para birimlerinin değeri de yükseliyor ve ihracat bundan etkileniyor. Küçük ülkelere duyulan ilgiyi Bank of Nova Scotia gibi kuruluşlara verilen kısa vadeli borçlardan da anlamak mümkün. Bu banka Kanada'nın üçüncü büyüğü olmakla beraber para piyasasındaki fonlardan kredi alan dokuzuncu büyük kuruluş olarak JPMorgan Chase ve Citibank'ı geride bıraktı. Kanadalı bankaları cazip kılan bir başka neden de mali krizde iyi performans göstermiş olmaları. Toronto-Dominion Bankası'nın baş ekonomisti Craig Alexander, "Küresel yatırımcılar bankacılıkta yeni bir sistem krizinden endişe ediyor. Bu şartlar altında 2008 krizini kazasız atlatan mali sistemlere daha olumlu yaklaşmaları elbette ki çok daha mantıklı" diyor. J.P. Morgan analisti Alex Roever'den alınan verilere göre, Amerikan para piyasasındaki fonlar Haziran'da Alman bankalarından 17 milyar dolar, Hollanda'dan da 19 milyar dolar çekerken Norveç bankalarına 5 milyar, İsveç bankalarına da 9 milyar dolar yatırdılar. Kriz zamanlarında yeni güvenli limanlara girmek veya onlardan çıkmak daha zor. Bunun nedeni de ABD hazine bonolarına benzer büyük piyasaların aksine, performansı yüksek tahvillerin az ve işlem hacminin düşük olması. Norveç tahvillerinin mevcut belirsizlikteki cazibesini anlamaksa güç değil. Norveç'te işsizlik yalnızca yüzde 3 civarında ve ülke, bütçe fazlası veren birkaç örnekten biri. Hükümet tahvil sahiplerine ödeme yapmakta herhangi bir sıkıntı çekecek olursa dev petrol kaynaklarını devreye sokabilir. Devlet tahvili alan yatırımcılar tüm bunlara bakarak Norveç'i dünyadaki en güvenli tercih olarak derecelendiriyor. Yatırımcılar için bu güvenli sığınağın kapısını açmak isteyen DNB, yabancılar için yeni Norveç tahvilleri geliştirdi ve onlardan biri de Norveç mortgage'larıyla desteklenen "ipotekli tahviller". Bunlar ABD'de ilk olarak 2010'da piyasaya sürüldü v e ş imdiye k adar 1 0 m ilyar dolar değerinde satış gerçekleşti. Bu yıl da banka kendi tahvillerini özel olarak Amerikalı yatırımcılara sunarak 10 milyar dolar da bu yolla kaynak topladı. Artan hareketliliğe cevap olarak DNB, New York'taki şubesini büyütüyor. Bankada tahvil ve bono işlemleri yapan Kristian Ottosen, "Herkes euro krizi ve Amerika'daki mortgage kredileriyle boğuşurken biz personel sayısını artırabiliyoruz" diyor.