Yıldız oyuncular almak, takım olmaktan çok kolaydır. Varsa verirsin parayı alırsın. Ama sonrası var. Yeni takım olabilmenin zorluğu.. Bereceremezsen
'Yıldızlar takımı' derler, hepsi o! Takım olmuşsanız ve bu ekibe 1-2 yıldız katarsanız ekmek kadayıfına kaymak eklersiniz ki, tadını tarife gerek kalmaz. Adınıza da
'Yıldızları olan takım gibi takım' derler.
Barcelona'da Puyol, Xavi, İniesta ve Messi dışında en az 15 futbolcu daha forma giyiyor. Ama isimlerini saydıklarım diğerlerine göre yetenekleri çok daha fazla ve 'süper yıldız' diye adlandırıyorlar. Barcelona bu yüzden 'büyük yıldızları olan dünyanın en büyük takımı...' Buradan Trabzonspor'a köprü kurarsak... Trabzonspor
1993-1996 süreçlerinde bugüne benzer bir kadro oluşturmuştu. 1996 yılına gelindiğinde o dönem üç yabancı hakkı vardı. Trabzonspor'un Şota, Arçil dışında bir kontenjanı dururken devre arası bunu kullanmadı! Dönemin genel saymanı da Trabzonspor'un repoda parası olduğunu ifade etmişti! Sonrası Vanspor ve Fenerbahçe depremi... O yıl bilinir ki yiten sadece şampiyonluk olmamıştır.
27 yıllık hasreti ekmiş, üretmiştir. O yıl yiten, bugün Trabzonspor'un Avrupa'da önemli bir takım olmasına mani olan durumdur. Bir PSV bir Anderlecht olmasına engel durum çıkmıştır ortaya...
TRANSFERLER EKSİK KALDI
Geldik bugüne.. Trabzonspor 2010 yılının lider takımı olduğu için ve rakiplerinin kötü kurgulanışı nedeniyle devreyi çok avantajlı biçimde rakiplerinin önünde kapattı. Ocak ayında transfer başladı. Puan olarak geride kalan büyük takımlar açıklarını doğal olarak büyük paralı transferlerle kapatmaya çalıştı.
Peki Trabzon ne yaptı? Biz elimizden geleni yaptık. Yazdık çizdik, tarihten örnekler verdik. Bu takım şampiyon olduğunda ve Şampiyonlar Ligi'nde
'sıfır gol sıfır puanı' hanesine yazdırdığında dahi kasasına
30 milyon Euro gireceğini söyledik. İki nokta yere
(santrfor ve orta saha) iki yıldız
(hazır durumda) oyuncu alınsın, 10-15 milyon Euro vermekten sakınılmasın. En kötü ihtimalle yine yüzde 60-70 kazançlı çıkılır dedik. Ama Trabzonspor gitti (haziran ayında alması gereken) virgül transfer yaptı.
Brozek ikizler iyi çıkar mı diye papatya falı açılıyor.
TAKIM OLUNDU, YA YILDIZ?
Gelelim en başa... Takım olmak kolay değildir dedik. Ama Trabzonspor bunu başardı. Yetmez yıldızları da olsun diye önerdik.
Selçuk, Colman ve Umut için bu takımın kolektif aklının öncülleri dedik. Bunların bu yükü kaldıramayacağını düşünerek, bu iki alana iki nokta transfer yapılması gerek diye düşündük. Burada denilebilir ki, alınacak iki yıldız futbolcu takımın ahengini, düzenini bozar. Ben buna sadece gülerim. O zaman bu takım olmadığı anlamına gelir. Yani David Villa gelir Barcelona bozulur. Ama öyle değil. Trabzonspor takım işte, yıldız oyuncu ısrarımı o nedenle yaptım, yapıyorum.
Bu takımda Nistelrooy olmaz mıydı? Gözünün içine bakılan Jedinak, Sapara neden yok? Ama olmadı, olamadı. Son söz taraftara... Sıkça taraftar/seyirci farkından söz ederiz. Biri çekirdek yer, diğeri yüreği ile oradadır. İlkinin zararı yoksa da zararsızdır. İkincisi, eğer yüreğine aklını katmazsa zararlıdır.
Taraftar son maçta sınıfta kalmıştır. Telafisi zor bir gidişat içindedir. Önerim yüreklerine akıllarını da katmalarıdır. Trabzonspor çok zor bir süreçten geçiyor. Çok sevdiğim bir ustanın önemli bir sözü vardı;
"Tarihte ne olmuşsa o süreçlerde başka türlü olmadığı için öyle olmuştur" diyorum ve diliyorum ki
"Başka türlü olsun!"