Henüz aday değilim, ancak vesayeti devam ettirmeye veya bir emanetçi getirmeye kalkarlarsa kararımı gözden geçireceğim
Fenerbahçe kimsenin vesayetinde değildir. Herkes haddini bilmeli. Tarih bütün gerçekleri çıplaklığıyla yazacak
Fenerbahçe yönetimi eline geçen fırsatı üç kez kaçırdı, dediklerimi yapsalar kulüp bu damgayı yemeyecekti
Fenerbahçe taraftarı bunu hak etmiyor. Taraftar artık, beton ve inşaat değil sportif başarı konuşmak istiyor
Böyle bakkal gibi yönetilen büyük bir şirket var mı? Artık Fenerbahçe her şeyiyle şeffaf bir kurum olacak
Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne göndermeyerek Türkiye'nin geleceğini kurtardık. 8 yıl ceza gelecekti yoksa!
Temmuz 2011 tarihinden bu yana, gerek Fenerbahçe'nin gerekse Türk futbolunun kara kutusu haline gelen Mehmet Ali Aydınlar, sonunda suskunluğunu bozdu. Aydınlar, süreçle ilgili tüm yaşananları ve Fenerbahçe'ye aday olup olmayacağıyla ilgili sorulara açıklık getirdi. İşte Aydınlar'dan çok konuşulacak açıklamalar:
"Bu süreçte bütün hedefim, kulüplerin az zararla bu işten çıkmasıydı. Ancak bu çabamın karşılığı hedef gösterilmek, hain ilan edilmek oldu. Bu süreçte onbinlerce taciz ve tehdit mesajı aldım. Hakkımda yüzlerce dava açıldı. Hayatımın 25 yılını verdiğim kulüpte itibarsızlaştırıldım. Bu yaşananları hak edecek ne yaptım?"
SABAH'IN MANŞETİNDEN YILDIRIM'A YANIT VERDİ
TFF eski Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, yaklaşık 3 saat süren toplantıda aynı zamanda çeşitli belgelerin yanı sıra SABAH 'ın bir kupürüne de yer verdi. Aydınlar, adaylık konusunda Aziz Yıldırım'ın iki ay boyunca çıkacak adayları yıpratmak için seçim tarihini bu kadar ileri bir tarihe aldığını da ileri sürdü. Bu açıklamaları yaparken SABAH 'ın geçen haftaki manşetini barkovizyonda gösterdi.
Türkiye'yi kurtardık
"Fırsat bir kere değil, tam 3 kere F.Bahçe yöneticilerinin eline geçti. Ancak onlar, kişilerin bekası için bu fırsatları ellerinin tersiyle ittiler. Ben F.Bahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne göndermeyerek daha büyük bir cezadan kurtardım. UEFA, Şampiyonlar Ligi'nde oynatmayacağını söyledi. Şayet F.Bahçe o sene Avrupa'ya gitseydi,
Türk Milli Takımı 3-5 yıl, F.Bahçe 8 yıla kadar ceza alacaktı.
Ne bu kulüpleri ne de Türkiye'yi riske atamazdım. Bu tarih sonrasında yöneticileri tribüne oynadı. Beni kötüleyerek kendilerini kurtarmaya çalıştılar.
Beni hain F.Bahçeli pozisyonuna düşürmeye çalıştılar. Tabloya bakınca, UEFA o gün ne dediyse aynen gerçekleştiğini görüyoruz."
Salonu ağlayarak terketti
Toplantı, Aydınlar'ın gözyaşlarıyla sona erdi. Aydınlar, Aziz Yıldırım'ın oğlunun vefatının ardından voleybol şubesini kendisine bağladıklarını söylediği sözlerle ilgili gelen soru üzerine gözyaşlarını tutamadı ve "2007'de voleybol şubesine sponsor oldum. 2008 yılında oğlum Chelsea maçı için Kıbrıs'tan İstanbul'a gelmişti. Onu son kez Vakıfbank ile oynadığımız voleybol maçında gördüm. Arkadaşlar toplantıyı burada kesmek zorundayım. Artık devam edemeyeceğim. Son sözüm, tarih tüm gerçekleri çıplaklığıyla yazacak. Kim hain, kim F.Bahçeli ortaya çıkacak. Bunu herkes görecek. Ben hep doğrunun, ahlakın, ahlaklının yanında oldum" sözlerinin ardından salonu terk etti. Aydınlar'ın gözyaşlarının ardından salonda alkışlar yükseldi.
BENİ RAKİP GÖRÜYOR
Bize diyorlar ki, 'Türkiye Futbol Federasyonu gönderseydi, UEFA Fenerbahçe'yi Şampiyonlar Ligi'ne alacaktı'...
Bu sözlerle sadece ve sadece Fenerbahçe taraftarı yanıltılmaya çalışılıyor. Benzer bir konu bugün de yaşanıyor. Fenerbahçe yöneticileri 'CAS kararı ne olursa olsun, Avrupa'da olacağız' demişti. Ne oldu? Sonuçta yine Fenerbahçe taraftarı yanıltıldı. Ben bir yöneticiye (
Dönemin Fenerbahçe Başkanvekili Nihat Özdemir'i kast ediyor) 'Neden benimle uğraşıyorsunuz? Benden ne istiyorsunuz?' diye sordum. Bana
'Şu an en güçlü rakip sensin. Bu yüzden bunlar sana yapılıyor. Belki senin durumunda ben olsam, bana da aynısı yapılacak.' dedi. Şimdi bu konuşmaları o yöneticiye sorsanız anlatmaz. Farklı şeyler söyler.
BAKKAL GİBİ BİR YÖNETİM
2 Kasım'da yapılacak seçimde aday değilim.
Ancak Fenerbahçe'yi bu duruma düşüren ve tek sorumlusu olan zihniyet, yönetim konusundaki ısrarını sürdürmeye kalkarsa, şayet emanetçi bir aday aracılığıyla bu kulüp üzerindeki vesayeti sürdürmeye kalkarlarsa kararımı yeniden gözden geçireceğim. Fenerbahçe'nin ana sorunu seçim değildir. Ana sorun zihniyet sorunudur.
Kulübün geldiği durumun, gündem değiştirme manevralarıyla örtbas edilme sorunudur. Sorun 106 yıllık kulübün getirildiği nokta ve yönetim anlayışı sorunudur. Dünya üzerinde 25 milyon taraftarı olan, yıllık cirosu 200 milyon doları aşan ve bu şekilde yönetilen bir tane kuruluş var mıdır?
Kendi tabirleriyle kulübü bakkal dükkanı gibi yönettiler.
58'i F.Bahçe değiştirdi
"UEFA ile pazarlığı Fenerbahçe için değil Türk futbolu için yaptım.
Ve başarılı olduk. UEFA bize eksi puan ve 1 yıl Avrupa'dan men konusunda yazılı teyit verdi. (19 Ocak'ta TFF'nin UEFA'ya yazdığı yazıya İnfantino yanıt verdi) Fenerbahçe yönetimi, kişileri kurtarma adına, tamamen kişisel hırslar adına değil de
100 yıllık kulüp adına hareket etseydi, bugün hangi noktada olurduk? Fenerbahçe Başkanı, 58. Madde'nin değişmesini istemediklerini söylüyor.
Fakat Kulüpler Birliği 14 imzayla değişmesi için TFF'ye başvurdu. Peki '58. Madde değişmezse Türk futbolu batar?' diyen Fenerbahçe yöneticisi (Nihat Özdemir) kim?"
