"Bir yıl sonrasını düşünüyorsan buğday ek, on yıl sonrasını düşünüyorsan ağaç dik, 100 yıl sonrasını düşünüyorsan İNSAN yetiştir.." 110. yıldönümünü kutlamaya hazırlanan Fikret Orman ve yönetiminin Elazığ Kavancılar Çakırkaş Köyü'deki Beşiktaş İlköğretim Okulu'nu ziyaretinde bu veciz söz aklıma geldi. Depremde yıkılan okulun açılışına da gelmek nasip olmuştu. Elazığ Valisi aynı zamanda Beşiktaş kongre üyesi Muammer Erol'un organizasyonuyla Revna Demirören, Eren Adalı, Erol Obdan gibi çok sayıda Beşiktaşlının katkısıyla çağın ötesinde bir eğitim yuvası olan Beşiktaş İlköğretim Okulu Elazığlılar'ın hizmetine sunulmuştu. Daha 2 yıl geçmedi ki Elazığ'da Beşiktaş o kadar büyük sevgi ve misafirperverlikle karşılandı ki.. Her şey güzeldi. Elazığ'daki sıcaklık Atatürk Stadı'nda ateş topuna dönmüştü. Elazığ'ın, galibiyete hasret kalan Beşiktaş'ı zorlayacağını tahmin ediyorduk. Maçın başında gelen gol Samet Aybaba'nın planlarını altüst etti. Sinan'ı forvet olarak önde başlatan, son taktik idmanda ön liberoda denediği İbrahim Toraman'ı stopere çeken Aybaba ilk yarı istediklerini alamadı.

HOŞ GELDİN NİANG...
Özellikle orta saha Veli'nin çırpınışlarına rağmen Köksal başta olmak üzere Elazığlı oyuncular tarafından rahat geçildi. Aybaba 40. dakikada maçı çeviren değişikliği yaptı. Sinan'ı çıkarıp Escude'yi aldı. Toraman'ı ortaya çekip geçiş yollarını kapadı. Önü iki kişi kapatınca topsuz alanda görülmeyen Oğuzhan ve Fernandes topla daha iyi işler yapmaya başladı. Uzatmalarda da olsa Holosko'nun golü geldi. Beşiktaş bu oyun ritmini ve temposunu devre arası motivasyonuyla birlikte sahaya yansıttı. 40'daki değişikliğin 2. meyvesi olan 2. golü İbrahim Toraman attı. 3. gol ilk kez sahaya çıkan Niang'ın 'hoş geldin' karşılaması gibiydi. Fernandes'in attığı golde asisti yapan Holosko'yu kaçıran mükemmel arapasıyla Niang'dı.