Adana'da 9 Mart'ta "domuz bağıyla" öldürülmüş halde bulunan kadının 2006 yılında kaybolan 19 yaşındaki Hülya Davarcı olduğu ortaya çıkınca, ailesi acıya boğuldu. Baba Nebi Davarcı, "Biz üç yıldır kızımız ortaya çıkacak diye umutla bekledik. 4 ay önce bulunan bir cesede DNA testi yapılmıştı. Kızımıza ait olduğu ortaya çıkmış. O kaybolduğunda 1.5 aylık hamileydi. Mahallemizden bir erkekle arkadaştı. Kızımızı kim öldürdüyse bulunmasını istiyoruz" dedi. Kızlarının E. İsimli bir erkekle arkadaş olduğunu anlatan anne Gülnar Davarcı ise şunları söyledi: "Hamile kaldığını öğrenince kimden olduğunu sorduk. Yanıt vermedi. Kocam, kızımızın arkadaşı olan gençle konuşup evlenirlerse yardımcı olacağını söylemiş. E. ise 'Öpüşme ile hamile kalınmaz. Çocuk benden değil. Ama aldırırsa evlenirim. Ben Hülya'yı seviyorum' demiş. Bu görüşmeden bir süre sonra kızımız ortadan kayboldu."
"CESET ABLAMIN DEĞİL"
Hülya'nın 13 yaşındaki kardeşi Zehra ise cesedin ablasına ait olduğu iddiaları kabul etmeyerek, "Ablam 38-39 numara ayakkabı giyerdi. Bana gösterilen ayakkabı 37 numaraydı. Ayrıca giysileri de farklıydı. Bu cesedin ablama ait olduğunu kabul etmiyorum" diye konuştu. Davarcı, 2 Şubat 2006'da çalıştığı fotoğrafçıdan çıktıktan sonra kaybolmuştu. 9 Mart 2009'da bir inşaatın kanalizasyon çukurunda elleri ve ayakları bağlı çürümüş kadın cesedi bulunmuş, DNA testi cesedin Hülya'ya ait olduğunu ortaya çıkarmıştı.