Avrupa'nın değişik ülkelerinde çalışan ve tatillerini doğup büyüdükleri vatanlarında geçirmek isteyen ancak geçen yıl trafikteki yoğunluğu ve salınan egzoz gazıyla oluşan hava kirliliğini azaltmak amacıyla otoyollardaki paralı geçişe son verilmesinin ardından yürürlüğe giren Otomatik Geçiş Sistemi (OGS) ve Kartlı Geçiş Sistemi'nden (KGS) haberleri olmayan veya haberleri olsa bile ellerinde kart bulunmayan gurbetçiler, Edirne gişelerinde beklemek zorunda kalıyorlar.
Bir an önce doğup büyüdükleri kente gitmek isteyen isteyen gurbetçiler, canlarını tehlikeye atarak yolun karşısındaki satış noktasına giderek OGS ve KGS kartlarını temin etmeye çalışıyorlar.
Hollanda'dan gelen ve memleketi Yozgat'a giden İsmail Kızılırmak, gazetecilere yaptığı açıklamada, tel örgüleri dolaşıp, satış noktası önünde kuyruğa girdiklerini belirtti.
Gurbetçilerin-5-10 avro vermeye hazır olduğunu ifade eden Kızılırmak, şöyle devam etti:
''Biz para vermekten kaçmıyoruz. İsterse 5 avro olsun. Biz Sırplara hak etmediği halde 3 avro veriyoruz. Otobanı yok, yolu yok. 3-5 lira para veriyoruz. Lanet olsun diyoruz. Biz buraya 5 avro severek vermeye razıyız. Ama işlemleri kolaylaştırın, zorlaştırmayın.
Gişelerde satsalar, paramızı ödeyip geçip gitsek daha kolay olacak. Ben kaçak geçiş yaparak gidebilirdim. Neden gitmedim. Devlet bana yol yapmış, onun hakkını vermek için ben geldim burada sıra bekliyorum. Kaçak geçip gidebilirdim. Ama devletim bana hizmet etmişse, ben devletime parayı vermek, vatandaşlık görevimi yerine getirmek istiyorum. Devlette, devletlik görevini yerine getirsin. Biz de vatandaşlık görevimizi yapalım.''
Düzcelili Ercan Bektaş, ise ''Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız. Her birimiz 2500-3 bin kilometre yol kat ediyoruz. 6-7 devlet geçerek geliyoruz. Oradaki zulümleri unutuyoruz. Ana vatana geldiğimiz zaman en azından yüzlerimiz gülsün. 32 yıldır Avrupa'da çalışıyorum''dedi.
