a öğle namazının ardından kılınan cenaze namazı sonrası Mücahit ve Hüseyin Bedirhan kardeşlerin cenazeleri Tekke Mahallesi'ndeki aile kabristanlığında toprağa verildi. Cenaze evinde eşinden ayrı olduğu öğrenilen Anne Selma Baş, acısının çok büyük olduğunu ve aslan gibi iki evladını kaybettiğini söyledi.
Olayda ihmallerinde olduğunu da belirten Baş, şunları kaydetti:
''Aslan gibi iki tane evladımı kaybettim. Tedbirsizlik diyorum, geç müdahale diyorum. Selin olduğu sabah saat 5.00 gibi komşular aradı beni. Oraya öyle gittim. O anda orada su dalgıçları olsaydı, su altından girilip o camlar kırılsaydı ufak oğlum kurtulabilirdi. Çünkü morgda o kadar bekledi. Oradan aldık camiye götürdük. Yıkanırken çocuğum daha sıcacıktı. Çok geç müdahale ettiler, çok geç.''
Bir gazetecinin suya atlayıp içeri girmek istediğinde neler hissettiği yöndeki sorusuna üzerine Anne Baş, ''O an onları oradan almak istedim. Alabilirim zannettim, gücüm yeter zannettim. Başka hiçbir şey düşünmedim. Sadece beni orada beklediklerini düşündüm. Gidemedim, yetişemedim, alamadım, gücüm yetmedim'' diye yanıt verdi. Olayın sorumlusunu çocukların babaannesinin olduğunu da savunan Baş, şöyle devam etti:
''Çünkü başka daireleri olduğu halde oraya onları kapıcı dairesine koydu. Orayı çocuklarıma mezar yaptı, aynı zamanda da kendi oğluna. İki sene önce eşimden ayrıldım. Çocuklar babasında kalıyordu, hafta sonları bana geliyorlardı. Olay olduğu sırada kızım sınavından dolayı bende kalıyordu. Diğer çocuklarım da Trabzon'a 1 haftalık geziye gitmişlerdi. Olayın olduğu gece saat 11.00 gibi Samsun'a geliyorlar. Daha sonra gece saat 02.00 gibi bu olay oluyor. Ben çocuklarımı en son Trabzon'a gitmeden önce görmüştüm.''
''Hukuki yollara başvuracağım''
Olayla ilgili hukuki işlem yaparak hakkını arayacağını söyleyen Anne Baş, '' Her türlü hukuki yollara başvuracağım. Çünkü çok büyük ihmal var. Kapıcı dairelerini yerin dibine sokmaları hataydı. En azından kapıcı daireleri giriş kat olabilirdi. Giriş kat olsaydı şimdi benim çocuklarım yaşıyor olacaktı'' diye konuştu.
