Bülent
Ulukan henüz 41 yaşında. Yaşadığı acılar ve kayıplar, yüzündeki gülümsemeyi silememiş. Onu tekerlekli sandalyeye mahkûm eden ve tüm ailesini elinden alan kansere inatla karşı koyuyor ve 11 yıl önce omuriliğinde fark edilen tümörle değişen hayatını anlatmaktan çekinmiyor. Kütahya'da bir bankada güvenlik görevlisi olarak çalışan Ulukan'ın 2001 yılında sağ kolunda güç kaybı oluşmaya başladı. Uzun tetkiklerden sonra omuriliğinde bir tümör tespit edildi. O dönem ağabeyinin bağırsak kanseriyle mücadele etmesi nedeniyle ailesine haber vermeden Ankara'ya geldi ve ameliyata girdi. Ameliyattan sonra hastane enfeksiyonu kapan Ulukan'ın akciğerleri zarar gördü. Akciğer tedavi edilmeye çalışıldı, trakeostomi (boğazdan delik açma) yapıldı. Fakat MR sonucu yanlış olunca yanlış yerden delik açıldı. 6 ay boyunca yoğun bakımda kalan Ulukan, bu sırada 34 yaşındaki ağabeyini kaybetti. Tümörün etkisinden kollarını ve bacaklarını kullanamamaya başladı.
KANSER TÜM AİLESİNİ ALDI
Annesi Nuriye Ulukan'ı 2003'te yemek borusu kanserinden, babası Bilgen Ulukan'ı 2006'da akciğer kanserinden, son kardeşi Birsen Karakuş'u da 2008'de akciğer kanserinden kaybetti. Bülent Ulukan, ona bakacak kimsesi kalmayınca Omurilik Felçlileri Derneği'ne ait Hüsnü Ayık Bakım Merkezi'nde yaşamaya başladı. "Hayat her şeye rağmen çok güzel, burada yaşamaktan çok mutluyum" diyen Ulukan kanserden korkmadığını da söylüyor.