Konya'da 8 yıl önce kaybolan kızının, en yakın arkadaşı tarafından öldürülüp, kalorifer kazanında yakıldığı ortaya çıkan baba Süleyman Karataş olayın şokunu yaşıyor. Kızı kaybolduğu gün ilk olarak kızının katilinden yardım istediğini söyleyen baba, "Saatlerce sokak sokak gezerek kızımı aradık" dedi. 2004'te kızı kaybolduğunda ilk olarak dostu olarak gördüğü Baykara'yı aradığını ve yardım istediğini anlatan baba Süleyman Karataş, "Kızım 8 yıl önce evden ' birazdan geleceğim' diyerek çıkmış. Kızım dışarı çıkarken hava soğuk olduğu halde üzerine kabanını almadan gitmiş. Akşam olmasına rağmen evde dönmeyince dostum olarak gördüğüm Abdurraman'ı aradım ve 'birlikte Türkan'ı arayalım' dedim. Saatlerce kızımı o katil ile sokak sokak gezerek aradık. Hatta kızımı uzun uğraşlar sonunda bulamayınca o bana 'polise gidelim' dedi ve birlikte karakola gittik. Meğerse ben onunla kızımı ararken o kızımı yakmış" diye konuştu.
"ONA GÜVENİM TAMDI"
Zanlı ile 10 yıla yakın dostlukları olduğunu ve sürekli evlerine gelip gittiğini belirten baba Karataş, "Onun böyle bir şey yapacağı aklımızın ucundan bile geçmezdi. Ona öylesine güvenirdim ki evime rahatlıkla gelip giderdi. 5 vakit evimizin içerisinde bir insandı. Dost bildiğim kişi bana en büyük acıyı yaşattı" dedi. Anne Emine Karataş ise 8 yıldır kızının bir gün karşısına geleceğini düşünerek yaşadığını söyledi. Bunu yapan kişinin her gün evlerine gelip giden kişi olduğunu öğrenince şoka girdiklerini anlatan anne Emine Karataş, "Nasıl böyle bir şey yaptı? Kızıma nasıl kıydı, hâlâ anlamış değilim. Biz ona ne yaptık ki o bize böyle bir acıyı yaşattı. Ben her gün gelecek diye kızımı bekliyordum" diyerek gözyaşı döktü. Evli ve iki çocuk babası olan katil zanlısı Abdurrahman Avni Baykara (43) ifadesinde "Olay günü Türkan'ı çağırarak ona arkadaşlık teklifinde bulundum. Türkan bana 'seni babama söyleyeceğim' dedi ve bağırmaya başladı. Bu sırada çıkan arbedede düşerek başını betona çarptı. Kulağından kan gelince öldüğünü düşünerek kazana atıp, yaktım" sözleriyle cinayeti itiraf etmiş ve polislere "Oh be rahatladım" demişti.
