Gölcük Sulh Ceza Mahkemesi'nde 1,5 yıldan 3 yıl 9 aya kadar hapis cezası istenen temizlik işçisi, duruşma öncesinde, "Ne geldiyse başıma basın mensupları yüzünden geldi" diyerek tepki gösterdi. Bunun üzerine, duruşmada görevli mübaşir basını dışarıya çıkarttı. İleri bir tarihe ertelenen davanın sonunda temizlik işçisi, yüzünü kapatıp hızla koşarak kendisini bekleyen bir otomobile bindi. Yakınları ise, ''Bak yürüyün, gidin bak, yürüyün gidin bak'' diyerek, görüntü almak isteyen gazetecileri engellemeye çalıştı.
İddianamede, şüpheli Kahraman'ın olayda kullandığı süpürgenin TCK'nın 54. maddesi uyarınca el konulması da istenmişti. Kahraman'ın TCK'nın 'kasten yaralama' suçunu düzenleyen 86/2, 3-e maddeleri uyarınca 2 yıldan 5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep edilmişti. Şüphelinin söz konusu suçu ağır tahrik altında işlediği ifade edilerek, şüpheliye 1,5 yıldan 3 yıl 9 aya kadar hapis cezası verilmesi istenmişti.
OLAY YARATAN O VİDEO!
Gölcük Sulh Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmaya, temizlik işçisi sanık Selçuk Kahraman ve avukatı Nuray Korkmaz ile olayda başından yaralanan Yasin K. ve babası Cesim K.'nin avukatı İbrahim Ulufer katıldı. Tutuksuz yargılanan Selçuk Kahraman yaptığı savunmada, "Olay günü ben sokak temizliği yapıyordum. Yasin ve yanında bulunan 3 kişi küfürlü konuşuyordu. Ben burada aile olduğunu rahatsız etmemelerini söyledim. Bunun üzerine Yasin belinden kemerini çıkartıp bana doğru sallayarak 'Ne olacak bana vursana' diyerek küfür etti. Bunun üzerine polisi ve sorumlu olan Hasan Yaman'ı aradım. Ancak 15 dakika beklememe rağmen kimse gelmedi. Olay yerinden ayrılmak istedim. Ama mağdur yine üzerime geldi. Ben yaralama kastı ile değil ancak olay yerinden ayrılması için elimde bulunan sopayı salladım. Elimdeki süpürge kafasına geldi." dedi.
Mahkeme hakiminin 'Mahkumiyet kararı verilmesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin olup olmadığını' sorması üzerine Kahraman, "Öncelikle beraatimi talep ediyorum. Mahkeme hakkımda bir mahkumiyet kararı verecekse hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ediyorum." karşılığını verdi.
Mağdur Yasin K. ise savunmasında, olay gününü şöyle anlattı: "Olay günü arkadaşlarım Y.S.A., U.S. ve A.B. ile yolda müzik dinleyerek ve küfürlü konuşarak gidiyorduk. Sanık burada küfür etmememizi söyledi. Ben de, 'Burası bizim mahalle herkes küfürlü konuşuyor.' dedim. Bunun üzerine bizi kovaladı. Tuttu boğazımı sıktı ve bana yumruk attı. 'Benim kim olduğumu biliyor musunuz?' dedi ve polisi aradı. Bize, 'Bekleyin' dedi ve biz de bekledik. Ancak polis gelmedi ben sinirlendim üzerine gittim. 'Bana niye vurdun ne olacak hadi vursana diyerek' kemerle koluna vurdum. Bunun üzerine sanık elinde bulunan süpürgeyi kafama vurdu. Yine bir tanesi koluma geldi. Sanıktan şikayetçiyim."
YAVUZ BİNGÖL'DEN "OĞLUM BAK GİT" TOKADI
Sanık avukatı ve katılanların avukatı eksiklikleri gidermek ve tanıklarını dinletmek amacıyla mahkemeden süre talebinde bulundu. Mahkeme, tanıkların dinlenmesi ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 4 Mart 2012 tarihine erteledi.
Öte yandan, duruşmayı takip etmek için gelen basın mensuplarıyla, duruşma mübaşiri arasında tartışma yaşandı. Bu esnada salona giren temizlik işçisi Selçuk Kahraman, "Bunları çıkartın. Zaten ne geldiyse başıma bunlar yüzünden geldi" diyerek tepki gösterdi. Bunun üzerine, duruşmanın mübaşiri hakime sormadan basın mensuplarını dışarıya çıkarttı. Yasin K. ile babası Cesim K. duruşma sonrasında adliyenin arka tarafını dolaşarak uzaklaştı. Temizlik işçisi Selçuk Kahraman ise montu ile yüzünü kapatıp, hızlıca koşup kendisini bekleyen siyah camlı bir araca atlayarak adliyeden ayrıldı. Selçuk K.'yi almaya gelen araçta bulunan 2 kişi basın mensuplarına tepki gösterdi.
Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde temizlik işçisi Selçuk Kahraman ile kendisini elindeki kemerle taciz eden 17 yaşındaki Yasin K. arasındaki ''Oğlum bak git'' diye başlayan diyalog ve süpürgeli dayak görüntüleri, sosyal paylaşım sitelerinde en fazla izlenen görüntüler arasında yer almıştı. Medya da geniş yer bulan olay nedeniyle 'Oğlum bak git' yazılı tişörtler dahi piyasaya sürülmüştü.
