Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ADALET CİNGÖZ

Bir koleksiyonerden beklemezdim

Adalet Hanım "iki satır değinin bu konuya" dediler. "İki satırdan çok değinirim" dedim. Çünkü şahsen ben de bütün bir sanat çevresi gibi bu sergiye bir anlam veremedim.
Doğrusu ben de tüm sanat çevresi gibi, söz konusu ünlü bir koleksiyonerin şirketinin yüzüncü yıl etkinliğiyse çıtayı yükseltirdim. Bambaşka bir sergi beklerdim. Anladığınız gibi Abdi İbrahim'in 100. kuruluş yıl dönümü için açılan Van Gogh Alive sergisinden bahsediyorum. Bu dijital sergiye veremediğimiz anlamdan...
Bu serginin arkasındaki isim Nezih Barut, Abdi İbrahim şirketinin üçüncü kuşak temsilcisi... Türk mimarlarıkesmediği için İtalya'dan, binasını tasarlaması için mimar getirten, estetik dostu, sanat tutkunu bir şahsiyet.
Çok değerli Ömer Uluç'larının yanı sıra Haluk Akakçe, Taner Ceylan, Kutluğ Ataman dev çağdaş sanat koleksiyonunda yer alan isimlerden sadece birkaçı. Onu ziyaret edenleri İnci Eviner'in Harem videosuyla ağırlayan, Murat Pilevneli Galerist'in Türkiye'ye soktuğu Julian Opie ve Gilbert&George'lardan en çok alan isim.
Koleksiyon yapmayı yatırım aracı olarak değil tutku alanı olarak tanımlamakta sakınca görmeyen Barut, Türkiye'ye 100. yılı nedeniyle niye orijinal bir sergi getirmedi dersiniz?
Şirketinin yüzüncü yılını kutlarken serginin gişe başarısını önemsediğini düşünemiyorum. Türk mimarlar yerine İtalyan'lara başvuran birinin Antrepo'yu Unicef takvimi tadında bir dijital sergi için kapatırken neyi önemsediğini bilmek istiyorum öte yandan...
Barut kim bilir belki büyük bir Van Gogh tutkunu. Lakin bu 'Canlı' sergi, Van Gogh resminin meraklıları tarafından pek de hoş karşılanmayacaktır.
Gerçekçilik yanılsaması iddiası taşımayan sanatçının en büyük modernliği buydu; tıpkısının aynısını yapmamak... Yani bu serginin mantığının tam tersi.
Bu dijital sergi için kullanılan projeksiyon ve sensörleri görünce bunların çağdaş bir sergide ne kadar işe yarayacağını düşünmekten de alamıyorum. Büyük bir ihtimalle Van Gogh gibi bir çılgının da ruhuna aykırı bu çarpıcı 'dijital gerçek gibi yolculuğu' o yüzden snobe ediyorum. O 40 projektör, çok kanallı animasyonlar ve sinema kalitesindeki surround ses sistemini keşke Abdi İbrahim şirketi, ilaç niyetine hayırlı bir sergi için kullansaymış, Nezih Barut'a yakışmadı diyorum. Ne diyeyim?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA