Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Kimseyi övmeye gelmiyor

Evet, maalesef böyle: Kimi övsek elimizde kalıyor.
Bugün övgüyü hak edenler, bir süre sonra köteği hak edecek işler yapıyor. İşte birkaç örnek...
Emniyet'teki kan değişimini övdük.
İki fakülte mezunu, zeki, bilgili... Vakaları zanlı üzerinden değil, delillerden hareketle aydınlatan... Mesleğini yaparken insan haklarını gözeten...
Vatandaşa tepeden bakmayan, topluma hizmet ettiğinin bilincindeki emniyetçilere dikkati çektik.
Sonra ne mi oldu?
İstanbul'un göbeğinde bir grup polis, yol vermedi diye, bir adamı, eşinin ve çocuklarının önünde öldüresiye dövdü.
Not: Yer darlığı nedeniyle burada kesiyorum. Lütfen bu haberi medyadan okuyun. İnsanı isyan ettiren ayrıntılar var. İsyan dedik de... ABD'de benzeri bir olay meydana gelmiş...
Yedi Los Angeles polisi, kameraya çekildiklerinden habersiz, Rodney King adlı zenciyi evire çevire dövmüştü.
Bunun üzerine siyahlar büyük bir isyan başlatmış, camı çerçeveyi indirmişlerdi.
Bizim yöneticilerin de akıllarını başına toplaması için illa da sosyal patlama mı gerekiyor?

Milim kımıldamamışlar
Askerin son dönemdeki yaklaşımını da övdük. Seçilmişlerin üstünlüğünü tanıyan, Hükümetle işbirliği içinde çalışan, siyasi görüş ve inançlar arasında ayrım yapmayan bir Genelkurmay'ın önemine değindik. Vesayet rejimi döneminde GK, topluma yalan-yanlış bilgiler vermeyi adeta hobi haline getirmişti.
Bu alışkanlıktan kurtulmaya başladığını görünce 'bravo' dedik.
Kendini siyasete değil görevine adayan askerleri övdük. "İşte nihayet doğrusunu yapıyorlar" dedik.
Sonra ne mi oldu?
Önce Uludere patladı. Faciaya yol açanların, istenirse birkaç saat içinde saptanabildiğini biliyoruz. Yine de askerin utanç verici sessizliğine aylarca tahammül ettik.
Şimdi de Dağlıca'dan gelen sekiz şehitle sarsıldık. Defalarca baskına uğramış bir bölge, adeta alay edilircesine, örgütün uzunca bir hazırlık döneminin ardından bir kez daha baskına uğramıştı.
Şartlar böyleyken, GK Başkanı Necdet Özel, kendisini ziyaret eden Büyük Birlik Partisi Başkanı Mustafa Destici ve arkadaşlarına bakın neler diyordu:
"Uludere'de imha edilen köylüler arasında teröristler vardı... Biz de MİT gibi kanuni zırh istiyoruz... GK, Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmasın..."
Bu sözler, bu değerlendirmeler, olaylara böyle yaklaşmak, askerin aslında milim kıpırdamadığını, zihniyetinde en ufak bir değişiklik olmadığını gösterir.
Özel ile diğer başkanlar arasında galiba sadece gırtlak farkı var: Ötekiler bağırırdı, Özel aynı şeyleri sakin sakin söylüyor.

Yeni yollar dökülüyor
Yukarıdaki iki örnek de güvenlik alanından oldu. Bir de ulaşımdan örnek vereyim:
AK Parti en büyük hizmetlerinden birini karayollarında yaptı. Türkiye'nin tekli asfaltlarını, dubleye çevirdi. Anadolu gıcır gıcır yollarla donatıldı. Alkışladık.
Övdük. "Yola devam" dedik.
Sonra ne mi oldu?
Duble yollar patladı!
Müteahhitler yolları bitirip teslim etti. Köylüsü, kasabalısı, şehirlisi sevindi. Ticaret ve turizm hızlandı.
Altı ay geçti geçmedi, yollar dökülmeye başladı. Kimi çöktü, kimi çatladı, kimi yarıldı... Güneş çıkınca eridiler, balçıklaştılar.
Bana inanmıyorsanız Anadolu'daki yerel basına göz atın, kulak verin: Hemen her yerde yollar dökülüyor. Daha yeni yapılmış olanları onarmak için kamyonla para harcanıyor.
Dedim ya: Kimseyi övmeye gelmiyor. Bunlar insanın hevesini kursağında bırakıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA