Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Empati: Cılız duygular bu yükü taşımaz!

Mahrem fotoğrafları çalınıp internet ortamında etrafa saçılan bir ünlü esas üzüntüsünü şöyle dile getirmiş: "Başıma gelenler alçakça ama beni asıl yıkan şey sosyal medyada bu fotoğraflar için yapılan yorumlardı. İnsanlar nasıl empatiden bu kadar uzak olabiliyorlar, nasıl böyle acımasızlar?"
Şimdi gelin de, bu arkadaşa anlatın...
Bir yandan "ulaşılmazlık" ve "farklılık" üzerine kurulu ünlülüğün keyfini süreceksin, öte yandan da yıllarca sana uzaktan bakanların kendilerini senin yerine koymalarını isteyeceksin!
İmkânsız bir şey bu.
Ellerine düşersen, tırmalıyorlar işte!
Önlerinde yere düşersen, tekmeliyorlar!
Geçen salı günü yazdım: Empati kavramına güvenilemez. Ne kişisel dertlerimize çare olabilir, ne de sosyal meselelerimize.
Çünkü duygudaşlık (empati) denilen şey ille de yakınlık istiyor.
Empatiyi bir yana bırakın, o güzelim şefkat duygusu bile, hani deyim yerindeyse "muhit seçmeye" başladı. Öyle bir çağda yaşıyoruz maalesef.

***

Fakat bir şey moda olmaya görsün, önü alınamıyor.
Düşünebiliyor musunuz? Anne babalara çocuklarıyla nasıl empati kuracakları öğretiliyor mesela.
Bu konuda seminerler, terapiler veriliyor.
Oysa "çocuk" gibi olmanın yollarını aramak yerine gerçekten "anne baba" olsalar; o sorumluluk ve duygu durumunu bütünüyle yaşamayı içlerine sindirseler belki dert kalmayacak!
Tabii işi iyice büyütüp "Emphatetic Civilization" (Jeremy Rifkin) gibi kitaplar yazan; insanlığın büyük ekonomik ve çevresel meselelerinin "global empati"yle çözüleceğini iddia edenler de çıkıyor.
Hüzünlü bir yanılsama, basit bir aldanış ama bir yandan da gülünç!
***

Çıkmazımız şurada...
Geleneğin kucaklayıcı bakışını terk etmişiz...
Adalet bilincini bırakıp hukuk oyunlarına bel bağlamışız...
Toplumsal ödev ve sorumluluk bilincini küçük görmüş; merhameti "acımak"tan ibaret bir tutum sanmaya başlamışız...
İnsanı "Yaradandan ötürü" değil, işimize yaradığı kadarıyla sever hale gelmişiz...
Sonra da kalkıp onca derdin ağırlığını cılız duyguların sırtına yüklüyoruz.
Olmaz! Taşıyamazlar! Taşıyamıyorlar.
(SON NOT: Empatinin yetersizliği ve merhamet ihtiyacımız uzun ve önemli bir konu... Ara ara döneceğim.)

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA