Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Siyasetçiler teknolojideki değişimden ders almalıdırlar

Teknolojik gelişmeler hayatımızı derinine etkiliyor. İnternetin, cep telefonunun, dijital kameraların, GPS aygıtlarının falan yaşam biçimimizi nasıl etkilediklerini bir düşünün.
Bir de bu gelişmeleri uygulayan markalar arasındaki rekabetin, yaşamımıza getirdiği kolaylıklar var.
Sanırım bu tablodan Türk siyasetinin kurumları ve aktörleri de ders almalıdırlar.
Son dönemde benim yaşamımı doğrudan etkileyen marka galiba "Apple" oldu.
Önce "Ipod"la müziğe olan bağımlılığımı pekiştirdi Apple...
Sonra da "Iphone" cep telefonunu varlık sebebi olan "İletişim"in çok ötesindeki boyutlara taşıdı bu aygıtla olan ilişkimi...
Tabii ki Apple bu alanlardaki tek marka değil.
Örneğin Ipod'an önce de MP3-çalarla müziği cebimde taşırdım.
Iphone'dan önce de mesela Nokia'nın mükemmel modelleri ile cepten konuşurdum.
Sahip olduğum cep telefonları arasında mesela Nokia'nın N-97'si benim için bu alandaki çok mükemmel bir ürün.
Belli ki Microsoft'un ürünü olan Windowsphone da mükemmel bir akıllı telefon olacak.

Değişmeden yenilenmek

Ama Ipod ve Iphone, kendilerini hiç değiştirmeden yenilendiler. Rakipleri sayısız yeni modelle pazar paylarını artırmaya çalışırken, Ipod da, Iphone da aynı kalarak, yenilendiler.
"ITunes" programının ve "Applestore"un tüketiciye sağladığı kolaylıklar ve sürekli yenileri sunulan kullanım programları, bu aygıtlara olan bağımlılığı pekiştirdi.
Bu deneyimlerimin bana sağladığı imkânların ışığında, şimdi Apple'ın çıkartmayı düşündüğü "Tablet"in, yani "ISlate"in piyasaya çıkmasını da heyecanla bekliyorum.
Bütün bu gelişmelerden Türk siyasal partilerinin ne gibi dersler alabilecekleri konusuna gelince...
Siyasal partilerin kendilerini yenileyip geliştirmeleri ve daha geniş seçmen kitlelerine ulaşabilmeleri yolunda iki model olabilir.
Ya mesela Nokia gibi yepyeni model ve içerikle, tümden değişmiş olarak çıkarlar seçmen önüne.
Ya da Iphone'daki gibi aynı kalarak gelişmiş programlarla içten değişebilirler.
Bu değişim modellerini Batı'nın gelişmiş demokrasilerinin, mesela İngiltere'nin ve Almanya'nın sağ partileri de, sol partileri de uyguladılar.
Örneğin Thatcher'ın Muhafazakar Partiyi de, İngiltere'yi de değiştiren siyasetinin benzerini Tony Blair de İngiliz İşçi Partisi'nde uyguladı.

AK Parti ve CHP

Veya Alman Sosyal Demokratları'nın yaşadıkları değişimin bir yansımasını Merkel'in Hıristiyan Demokratlarında da görmedik mi?
Türkiye'de siyasal alandaki "Değişim"in en çarpıcısı, Milli Görüş kökeninden gelen AK Parti'de ve Tayyip Erdoğan'ın siyasal çizgisinde gerçekleşti.
AK Parti'nin ve Tayyip Erdoğan'ın kendilerine dönük olarak gerçekleştirdikleri değişimin benzerini CHP ve Deniz Baykal da yapabilselerdi, mesela şu anda AB üyeliği bayrağı da, Kürt ve Alevi açılımı projeleri de CHP'nin malı olurlardı.
Gündemimizde olan konulardan biri Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına ilişkin tartışmalar değil mi?
Bu konuda Başbakan Erdoğan son olarak Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılması için çalışmanın sürdüğünü, ancak Yunanistan'ın da Batı Trakya'daki Türklerin taleplerini dikkate alması gerektiğini söyledi.
Eğer CHP'de sözünü ettiğim yenilenme ve değişim yapılmış olsaydı, CHP sözcülerinin Başbakan'a "Yunanistan ne yaparsa yapsın, sen kendi ülkende demokrasinin, insan haklarının ve laikliğin temel kurallarını uygulamalısın" demeleri gerekirdi.

Hep o şarkı

Ama dün baktım CHP sözcüsü Onur Öymen de aynı çizgide olaya yaklaşmış ve şöyle demiş:
-Lozan'a göre Türkiye'de Ortodokslara tanınan haklar Batı Trakya'da da uygulanmalı. Bu karşılıklılık ilkesini hep dile getirdik. Batı Trakya'da Türk din adamlarının halk tarafından seçilmesini tanımıyorlar. AİHM'ye götürüldü. Yine de Yunanistan bunu düzeltmiyor...
Değişimi gündem dışında tutma konusu teknolojide de olsaydı, hayatımız ne kadar zorlaşırdı.
Siyasetteki değişime dirençin olumsuz etkilerini her alanda görmüyor muyuz?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA