Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Biz bize ne kadar başkalarına ne kadar benzeriz...

Bizi dünyanın diğer toplumlarından farklı kılan davranışlarımızı listelemek kolay değildir. Gerçi şair bunu "Biz kimleriz biz Altay'dan gelen erleriz/ Çamlıbel'den uğuldarız coşar gürleriz" diyerek anlatmaya çalışmış ama GSM cep telefonu sahibi sayısının nüfusumuzdan daha fazla olduğu bir çağda farkımızı anlatmaya yetmiyor bu dizeler.
Dün Ali Saydam'ın Akşam'daki köşesinde bizim diğer toplumlardan farklı davranışlarımızın bir listesi vardı.
Bu listeyi bir yazılımcı şirketin (Logo Yazılım) yöneticisi olan Ali Güven düzenlemiş.
Listede siyasi davranışlar konusunda bana göre pek doğru olmayan tek bir saptama vardı. Bu maddede "Türk olmak her seçim zamanı 'bir oydan bi şey olmaz' diye oy vermemektir" deniliyordu.
Bizim seçimlerdeki katılım oranları, bu genellemeyi pek doğrulamıyor.
Ama şöyle şeyler denilseydi mesela...
- Her seçim ve her oylama sonrasında yenik düşenin, kendisine verilen oyların kazanana verilen oylardan daha değerli ve daha ağırlıklı olduğunu iddia etmektir.
- Kronik kriz konusu haline gelmiş sorunların çözümleri bilinse de, bunların uygulanmasını sürekli ileri tarihe ertelemektir.
- Askerin siyasete müdahalesini en fazla askerlik yapmayanların desteklemesidir.
- Hem anti-Amerikan olmak hem de "Amerika neden bizi desteklemiyor" diye ağlamaktır.

Türk olmak ve sonrası

Gelelim Ali Güven'in listesine...
Bu davranışlar listesinden "Türk olmak..." diye başlayan bazı maddeleri sizlere aktarırken, bunlardan bazılarının evrensel davranışlar olduğunu da hatırlamaya çalışacağım:
- Çatalın kenarını bıçak niyetine kullanmaktır.( Et yumuşaksa neden olmasın)
- Nereye giderse gitsin, bir şekilde manzara resmi çekebilmektir. (Bunu Japonlar daha fazla yapmaz mı?)
- Güneş gözlüğü takınca yakışıklı olduğunu sanmaktır... (RayBan reklamları Türk yapımı mı yani)
- Telefon çalınca yanına gidip bir kez daha çalmasını beklemektir. (Paris'te bir bulvar kafesine otursanız bunun evrensel bir davranış olduğunu görürsünüz)
- Çayın yanında gelen şekerden fazla olanı garsona geri vermektir. (Dünyada çayın böyle ikram edildiği başka ülke var mı ki?)
- Her programda '70 milyon bizi izliyor' diyebilmektir. (Her ülkenin nüfusu aynı değildir)
- Papağana önce küfür öğretmektir. (Küfürlü papağan fıkraları en fazla bizde mi üretiliyor?)
- Misafirliğe gidip saatlerce oturduktan sonra, giderken kapı önünde tekrar muhabbet etmektir. (Amerika'da buna "yaketiy yak" denilir)
- Yanındakinin gazetesine göz ucuyla bakıp gazeteyi büyük bir iştahla okumaktır. (Londra'da metroda durum çok mu farklıdır?)

Tuz ve park etmek üzerine

- Asansör beklerken tuşa ne kadar fazla basılırsa asansörün o kadar çabuk geleceğine inanmaktır. (Bazı asansörler için bu geçerli olamaz mı?)
- Yangın merdiveninin basamaklarına saksı saksı çiçek sıralamaktır.( Yangın merdiveni çok mu yaygın bizde)
- Yemeğin tadına bakmadan tuz atmaktır. (Tuz bağımlılığı evrensel bir olgu değil mi?)
Neyse... Ali Güven'in listesinden bazı örnekleri de şerh koymadan aktarayım:
- Arabayı her yere park edebilmektir.
- Cihazların uzaktan kumandalarını naylonla kaplamaktır.
- Araba camlarına 'beni yıka' yazarak arabanın duygularına tercüman olmaktır.
- Asgari ücretle çalışıyor bile olsa maaşının 2 katı fiyatlı cep telefonuna sahip olmaktır.

İçinden misin?

- Rüzgârlı havalarda küller uçmasın diye küllüğe su koymaktır.
- İçtikten sonra 'n'olucak bu memleketin hali' diye sormaktır.
- Sarı ışıkta önündekine korna çalmaktır.
- 'Nerelisin?' sorusuna cevap aldıktan sonra 'içinden mi?' diye sormaktır.
- Markete bir ekmek almak için gidip en az 15 ekmeğe dokunmak, mıncıklamak fakat en sonunda ilk mıncıkladığı ekmeği almaktır.
- Kaldırım varken yoldan gitmektir.
- Düğünlerde saçı topuz yapıp, yandan iki bukle bırakıp, bir de saç üstüne sim döktürmektir.
- Kale Kilit anahtarıyla kulağını kaşımaktır.
- Her şeyi (özellikle de sorulan yolu) bilmese de bilmektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA