Türkiye'nin en iyi haber sitesi
GÜRCAN BİLGİÇ

Fenerbahçe'nin Kurtuluş Savaşı (2)

İslam (Çupi) Baba'nın 2000 yılında oynattığı kaleminden çıkan kelamları okudunuz. Bunun üstüne bize ne söz söylemek, ne de ahkam kesmek düşer. Büyük ustayı 10 yıl önceki öngörüsüyle, nur içinde yattığı yerden anıyoruz.
Fenerbahçe'nin Kurtuluş Savaşı'nı reçetelendiren İslam Baba, daha o günden Aziz Yıldırım'dan umudu kesmiş. O zamanlar bütçe bu kadar büyük değil. Transferler bu kadar kolay yapılmıyor. Fenerbahçe Stadı'nın adı daha Şükrü Saracoğlu olmamış.
2001 yılının 7 Şubatı'nda aramızdan ayrılan İslam Çupi, "anlatılamaz büyüklüğü" kaleme aldığı duygularıyla, Fenerbahçe'nin gelecek reçetesini çiziyor. Yaşarken çok sevdiğini bildiğim Aziz Başkan'ı devre dışı bırakarak, sekiz kişi arıyor. Kulüp politikasından uzak, kendi yetenekleri ile şirket kurmuş, olanak sağlamış, vizyona kavuşmuş sekiz kişi...
Yönetici sayısı başkan ile birlikte 15 olduğu için, Çupi, yarıdan bir fazlasının "Kurtuluş Savaşı"nı kazanmaya yeteceği inancında. Bugün tüm Fenerbahçeliler'in konuştuğu ve tartıştığı gibi...
Aziz Yıldırım'ın "yeterliliği" sorgulanırken, Fenerbahçe'nin kaoslu günlerinden kurtulması için gerekecek atağın ivmesi, Baba'nın satırlarında gizli aslında. Aziz Yıldırım'ın nasıl geldiği, nasıl iyi niyetli olduğunu herkes biliyor. Ama sonrasındaki değişimi de herkes hayretle seyrediyor. Kulübün büyüyen gelirleri ile paralel olarak büyüyen borçlarının, beraberindeki "kupasızlıklarla" birlikte koca bir camiayı uçurumun eşiğine getirmesi seyrediliyor. Bu nedenle yarın (29 Mayıs) yapılacak Mali Kongre çok önemli. Sürekli yanlışların içinde olup da, "Her şeyi en iyi ben bilirim" diyenlere karşı duracaklar; başlatacak Kurtuluş Savaşı'nı...
Baba'nın dediği gibi Başkan "iyi niyetli" ama "yetersiz"... Kongre ise hep seçmiş Aziz Başkan'ı.
Ama 2006'daki Denizli faciasının ardından istifa ettiğinde, ben de dahil "dön" demiştik Başkan'a. Bugün ise herkes "git" demeye hazır, ama başkan yerinden kımıldamıyor.
Fenerbahçe, dostunun-düşmanın yüzüne bakamayacak hale gelmiş. Bir anons rezaleti ile döktüler insanları sahaya. Başkan yapan için "çok iyi çocuktur" dedi ama Fenerbahçe'nin şampiyonluğu kaybetmeyi bile beceremeyen bir kulüp haline gelmesini seyretti.
Taraftarın, müşteri haline getirilmesini, Kongre üyelerinin sinmiş, medyanın ise düşman olmasını göremedi İslam Baba. 2006'yı da yaşamadı, dört sene sonrasını da. Fenerbahçeli atan kalbi belki de kaldıramazdı bunları. Bugün onun yokluğunda bizler şanssızız. Şanslı olan ise o gün "beceremedi"dediği Yıldırım ve arkadaşları. Eğer kalem elinde olsaydı Baba'nın, bugün stadın tüm duvarlarını doldurmak zorunda kalırlardı yazısıyla. Yazısına; "Seni geçen 12 yıl ile anmak istiyorum" diye başlardı muhtemelen. Ve yine muhtemelen; anlayan, anlardı...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA