Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÖZÜN ÖZÜ ÜNAL ERSÖZLÜ (EGE)

Sözün gücü

Bazen bir olaya dışarıdan baktığınızda, getireceği ses, söylenecek sözden etkindir.
Bazen ise sözler sınırları aşar, söylenecek söz, getireceği sesten etkilidir. Yüreğe işlenir.
Bazen kalemler, söz ordularıyla kuşanır. Savaş alanlarına çıkar sonra sözler.
Bazen sözler, fırtına olur. Sarsar, insan yüreklerine oturur.
Bazen insanın sözü, aynı insanın özüyle çelişkilidir.
İnsanıninsana öfkesi olur söz. Hırstan taşar.
Bu nedenle insan, ne denli olgunlaşırsa, söz o denli güzelleşir. Anlamını bulur.
Her zaman, insan için en makbulü, 'ölçülü olan sözdür.'
Kendini bilen, kendisine bakan, vicdandan taşan söz.

İNCELİKLİ SÖZ
Sözün en olgunu, iyisi; haklılığını en sakin ifade eden sözdür mesela. Televizyon ekranlarında, tartışma programlarında; en çok bağıranın, en haklı olan sanıldığı, o tablodan çıkan söz değil. Ölçülü değerlendirme, incelikli söz, ustalık ister, bir üsluptur.
Saygı görmek isteyen insan, içten saygı göstermeyi bilendir çünkü.
Saygının kalktığı, sözün küfre dönüştüğü, yalanın değerlendiği, sözün hakikati perdeleme aracı olduğu, aslında işte tam da bu nedenle; sözün gerçek gücünü yitirdiği günlerdeyiz sanki.
Söze inancın azaldığı, inancın sözden uzaklaştığı zamanda.
Siyasette, ticarette, hayatta 'söz' can çekişiyor.
Gerçeği, sert, öfkeyle yansıtmak isteyen üslup da, kendiliğinden gözyaşı döküyor.
Minik bir hikaye aktarayım; hepimiz için, acaba kıssadan hisse çıkar mı, diye.
Bir sultan rüya aleminde, dişlerinin önden arkaya doğru döküldüğünü görür.
Gördüğü rüyanın ne anlama geldiğini anlamak üzere, yorumculardan birini huzuruna çağırır. Ondan gördüğü rüyanın tabirini ister. "Sultanım" diye cevap verir tabirci, "O kadar uzun yaşayacaksınız ki, bütün oğullarınızın ölümlerini göreceksiniz."
Sultan, oğullarının ölümünden bahseden tabircinin sözlerine öfkelenir, muhafızlarına adamı hemen huzurundan atmalarını emreder.

KISSADAN HİSSE
Sonra başka bir tabirci çağrılır.
Sultan, aynı rüyayı ona da anlatır.
"Sultanım" der bu kez diğer tabirci; "Allah size o kadar uzun ve bereketli ömür hediye edecek ki, evlatlarınızın mutluluklarını göreceksiniz, hepsinden uzun yaşayacaksınız."
Sultan, bu habere çok sevinir ve tabirciye kese kese altın armağan eder.
Oysa hikayede gördüğünüz gibi, söylenen sözlerin sonucu, yine aynı gerçeğe parmak basar. İki rüya tabircisi de, aslında aynı şeyi söylemiştir. Ama biri saraydan kovulurken, diğeri ödüllendirilmiştir. Bu hikayedeki gibi, 'sözün söylenme biçimi, kendisi kadar değerlidir.'
İşte belki de bu nedenle, hep koca Yunus Emre'ye kulak vermek gerekir:
"Söz ola kese savaşı
Söz ola kestire başı
Söz ola ağulu aşı,
Bal ile yağ ide bir söz."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA