TFF'nin Ankara'daki genel kurulunun çağrıştırdığı ilk söz Türk siyasi tarihine damga vurmuş liderlerden Süleyman Demirel"in "Siyasette son 24 saat çok bile çok uzundur" sözü oldu. Bu kongreyi görüp "Futbol siyasetinde son 2 saat çok uzundur" demek kaçınılmaz oldu. "Çalım atmak, gol atmak ve en iyi savunma hücum yapmak" gibi yeşil sahaların tanımlarını artık kongre salonları için de kullansak yeridir. Günlerce yazı dizi olacak kongre sürecini 5 ana noktada değerdirelim.
1- Usul (yöntem) açısından süreç yanlışlarla dolu olsa da, son 6 ayda 10 numaralı yıldızların çalımlarını gölgede bırakacak kıvraklıklar sergilense de TFF'nin "Düşürmeyelim, puan silelim!" dayatmalı makyajlı af önerisine "Hayır. Suç işleyen çeksin" sonucunun çıkması temizlik adına harika bir sonuç.
2- Yetkisi dahilinde olmasına rağmen gereksiz kongre çağrısı yaparak tavsiye isteyen TFF iki şey gördü. Toplumun temsilcileri de temizlikten yana. İkincisi 3 Temmuz'da başlayan 8 Eylül'de imzalarla, medya kanalıyla, siyasi aşındırmalarla "58 uygulanır ve düşme olursa Türk futbolu biter" diyen Süper Kulüp başkanlarınan çoğunun attıkları imzalarda ve verdikleri sözlerde hiç de samimi olmadıklarını gördü.
3- Aydınlar kongreden bir gün önce "2. Lig'inden Süper'ine kadar kulüplerin derdinin Türk futbolunu kurtarmaktan önce kendi menfatlerini düşündüğünü fark edemedi. Daha önceki başkanlar dönemine sözlere alışmış kulüpler Aydınlar'dan tek tek söz alamayan kulüplerin eli boş kalınca, o eller boşluğa kalktı.
4- Kulüpler Birliği Vakfı "İstifa ederim" restiyle 2 hafta önce Ankara'da kendilerini ezen ve ağzına geleni söyleyen Aydınlar'ı içten içe affetmediler. Birçoğu "Bu kongre hukuksuz. Bu kongre saçmalık. TFF kendi yetkisi dahilindeyken topu niye bize atıyor?" diyerek kongre sabahı ani bir çalımla TFF'nin kalesine bir gol attılar.
5- Aralık ayına kadar "58 değişmezse Türk futbolu batar" diyen F.Bahçe'nin KBF'nin 2 hafta önce yaptığı deklarasyonla birlikte artık tek bir stratejisi var ve onu uyguluyorlar. "Bizi gözden çıkardılar. Biz gidersek yanımızda da birileri gitsin. Süreci uzatmak ve zaman kazanmak, şu an için tek en makul çıkış yolumuz"
SONUÇ: Kulüpler Birliği Başkanı Demirören'in TFF'den güven tazeleme çağrısı havada kalabilir. Çünkü kulüpler bu süreçte Aydınlar'dan daha iyi dayak yiyecek, sorunları iyi niyetle çözmeye çalışacak, ne denirse oraya çekilecek başka bir başkan bulamayabilirler. Bu yüzden başta F.Bahçe ve G.Saray olmak üzere çoğu kulüp Aydınlar'ın kalmasını istiyor. Aydınlar'ın tek çıkış yolu var. UEFA'nın 4 gün önce dediği gibi 58'i en hızlı şekilde uygulamak.
