Kuşkusuz gündemimiz çok yoğun ama bugün size tüm bu yoğun gündeme rağmen insanların hayatını derinden etkileyecek olan olası bir deprem için büyük bir hazırlığın içinde olan MAG Vakfı'ndan söz etmek istiyorum.
Mahalle Afet Gönüllüleri(MAG) 1999 Marmara Depremi'nin hemen akabinde örgütlenmiş ve İsviçre İşbirliği Ofisi Türkiye Şubesi desteğiyle kurulmuştu. Yani yaklaşık 12 yılı geride bırakmış olan bir vakıftan söz ediyorum.
Her şeyden önce sürdürülebilir bir başarıya imza attıklarını Vakıf Başkanı Vedat Kirişçi ve başından beri her türlü detayıyla bizzat ilgilenen yöneticilerinden Dr. Elvan Cantekin'den bizzat dinleyince içimi bir huzur kapladı.
Kuşkusuz bugün Marmara Depremi'ne benzer bir felaket yaşansa MAG Vakfı bile yeterli olmayabilir ama sizlere en azından müthiş bir yolda ilerlediklerini ve 3 bin 500 gönüllü ile 58 mahallede örgütlendiklerini müjdeleyebilirim. Bu rakamlar o kadar önemli ki... Düşünsenize öylesi bir depremde, zamanla yarışılan anlarda insanın en çok ihtiyaç duyacağı kişi bu konularda özel eğitim almış insanların yanı başında olmasından başka bir şey değil.
Ne güzel ki Türkiye'de aralarında Anadolu Endüstri Holding, Doğuş Holding, Eczacıbaşı Holding, İstanbul Ticaret Üniversitesi ve Kadir Has Vakfı gibi 7 kurum ve aralarında tanınmış işadamlarının, profesyonel yöneticilerin ve akademisyenlerin olduğu tam 66 birey tarafından kurulmuş MAG Vakfı.
Denen o ki afetlerden sonraki 72 saat bireylerin genellikle yalnız olduğu zamanlar ve vakıf bu gerçeği göz önünde bulundurarak İstanbul, Kocaeli, Yalova ve İzmir'de 80'in üzerindeki mahallede 4 binden fazla MAG yapılanmasına gitmiş.
Her mahallede 50 kişilik ekip oluşturan ve bu gönüllülerin başta deprem olmak üzere, sel, denizde boğulma, kayıp gibi felaketler konusunda özel eğitime tabii tutan MAG, hızla tüm Türkiye'de yayılmaya başlamış.
Başkan Vedat Kirişçi, sohbet için buluştuğumuzda ilginç bir konuya parmak bastı. Dediği şuydu. Afetlerde halkın katılımı sağlanmazsa hiçbir başarı elde edilemez. İşte o nedenle MAG Vakfı, hızla mahallelerde gönüllüler kazanmaya çalışıyor.
Öğreniyoruz ki bir mahallede MAG Vakfı'nın örgütlenmesi için gerekli bütçe 35 bin lira. Bu para nereye gidiyor derseniz, büyük bir kısmı içinde 96 değişik ekipmanın olduğu konteynırlar için harcanıyor. Aslında amaç 930 mahallede örgütlenmek. Bu tabii bugün için hayal bir hedef.
76 konteynır soyulmuş!
MAG daha gerçekçi bir hedef koyuyor önüne ve 300 mahallede örgütlenmek için harekete geçiyor. Dr. Elvan Cantekin, insanların ilgisini, heyecanını sürekli canlı tutmak gerektiğini, afet olmayınca gönüllülerin heyecanını kaybettiğini o nedenle de başta yangın olmak üzere pek çok hayati konuda eğitim de vermeye başladıklarını söylüyor.
MAG Vakfı'nı çok önemsiyorum, çünkü koca bir ekip mütemadiyen yapılanları, yapılacak olanları denetleyip duruyor. Yani şunu demek istiyorum. Hatırlarsanız, valilikler tarafından olası depremlerde kullanılmak üzere önemli noktalara konteynırlar yerleştirilmişti ve MAG Vakfı yöneticileriyle yaptığımız sohbet sırasında öğrendik ki bunların yaklaşık 76 tanesi soyulmuş. Akıl alır gibi değil. Kimilerinde akıl tutulması had safhada olmalı. Büyük bir felakette insanlara acil yardım ulaştıracak konteynırı soymak nasıl bir anlayıştır, bunu yorumunu size bırakıyorum. Ama en azından biliyoruz ki kendi oluşturdukları konteynırların 4 adet kilidini, 4 ayrı yerde tutan ve içindeki malzemeleri ve bakımını gönüllülere belirli aralıklarla yaptıran MAG Vakfı'nı desteklemek, Türkiye'nin geleceğine önemli bir yatırım. Mahalleli kendi bölgesindeki konteynıra bizzat sahip çıkıyor çünkü. Hepinizi ya eğitimlerine katılarak, ya çevrenizdekileri gönüllü yaparak yani bir şekilde MAG Vakfı'nı desteklemeye davet ediyorum.
