Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

"Murat Ülker benim için Medici Ailesi!"

Ressam Burhan Doğançay'ın bir hayali daha önceki gün gerçek oldu. İstanbul Modern'de 'Kent Duvarlarının Yarım Yüzyılı' isimli Burhan Doğançay Retrospektifi kapılarını açmadan önce, bir grup gazeteci müzedeydik.
Dikkatimi en çok çeken; Doğançay'ın hayalini gerçeğe dönüştüren kişiyi yani Murat Ülker'i görünce yanına yaklaşıp, 'Ne saadet! Ne saadet' demesi oldu. Ülker aramıza New York uçağından henüz indiği için biraz geç katıldı. O gelmeden önce, Burhan Doğançay, Ülker'in yaptığının ne kadar önemli olduğunu anlata anlata bitiremiyordu:
'Türkiye'de sponsorluk denen şey fazla değil. Bana ne faydası var diyorlar genelde. Oysa önemli olan karşılığını beklemeden yapmak. Murat Bey bunu yapıyor. 5 yıl öncesine kadar tanımazdım. Onun da tüm amacı dünyaya açılmak. Benim de öyle.'

Doğançay'ın zor serüveni

New York'ta 49 yıl büyük sıkıntılarla verdiği mücadeleyi, özellikle ressam olabilmek için diplomatlıktan istifa ettikten sonra yaşadıklarını anlatırken o günlere de geri döndü Doğançay: ' En iyi arkadaşlarım beni görünce yollarını değiştirdiler, belki öte beri isterim diye. Hiç ummadığım insanlar da yanıma geldi. Zordu anlayacağınız.'
Bu sütunları okuyanlar bilir. Murat Ülker'le yaptığım sohbetlerden, onun ressam Burhan Doğançay'a olan hayranlığını, saygısını aktardım hep. Öyle ki Murat Ülker, New York'a yaptığı iş seyahatlerinde yönetim kurulu toplantılarıyla olan yemeklerini bazen ekip, tercihini Doğançay ile yemek yemekten yana kullanacak kadar ünlü sanatçıyı sever. Ülker'in Doğançay'ın Mavi Senfoni isimli eserine 2.2 milyon lira vererek resim piyasasını alt üst edeli 2 yıl oluyor. Onun çağdaş sanata olan tutkusu her yıl sanatseverlere yeni bir sürprizin yolda olduğu mesajı da veriyor.
114 ülkeyi ziyaret ederek 40 binin üzerinde fotoğraf çeken Burhan Doğançay'ın, 50 yıllık çalışmaları İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, Şef Küratör Levent Çelikoğlu ve ekibi tarafından yapılan titiz bir çalışmayla İstanbul Modern'e getirildi. Öyle ki bugüne kadar hiç görmediğimiz, dünyanın önde gelen müzelerinin koleksiyonuna girmiş eserler dahi, 'business' uçan özel kuryeler tarafından hassasiyetle İstanbul'a getirilerek sanatseverlerle buluşturuldu. Solomon R. Guggenheim, British Museum, Pompidou Center, Pinakothek der Moderne ve Lousiana Modern Sanat Müzesi'ne kadar pek çok müzeden gelen Doğançay eserleri, Levent Çalıkoğlu'na bile şaşkına çevirdi. Düşünün ki Doğançay öyle bir ressam ki daha 60'larda eserleri bu önemli müzeler tarafından satın alınmış.
Çalışmalarında duvar, kapı ve sapakların büyük yer kapladığı Doğançay'ın sergisinde Mavi Senfoni, Muhteşem Çağ ve Madonna da birlikte yer aldı. Sanırım Mavi Senfoni'nin tam karşısına konan göz alıcı mavi renkteki koltuklara oturarak eseri seyretmek için uzun kuyruklar olacak.

Barlas'ın duvar yorumu

Doğançay'la birlikte açılış öncesi sergiyi dolaşırken, Levent Çalıkoğlu gördüğümüz her kapının, her pencerinin her duvarın üretilmiş aslında sokakta karşılığı olmayan, dönüştürülmüş, bir çeşit yanılsama olduğunu anlatırken, duvarlarla ilgili en güzel yorum Mehmet Barlas'tan geldi: Eski Twitter!
Yemekte bir ara Burhan Doğançay ayağa kalkarak, Murat Ülker'in yanına gitti ve omzuna elini koyup, İtalya'nın Floransa kentini yönettiği sırada kültür ve sanata, sanatçılara verdiği büyük destekle isminden büyük bir övgüyle söz edilen soylu Medici Ailesi'ne atıfta bulunarak, "Benim için de Murat Bey, Medici Ailesi'dir" dedi.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA