Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Demokrasi manifestosu

Biz, Ankaralı gazeteciler, Cumhurbaşkanı'nın yeni yasama yılı açılış konuşmasını önemseriz. Devletin güncel kodlarını ararız. Nitekim Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dünkü konuşmasını TBMM Basın Locası'ndan aynı gözle izledik. Açıklama devam ederken aramızda anlık değerlendirmeler de yaptık. Ve bu sırada farklı bakış açısı, deneyimli bir arkadaşımızdan geldi:
"Cumhurbaşkanı olmak ne güzel! Kavga yok, mücadele yok. Uzlaşma çağrısı, diyalog ve hoşgörü var!"
Aslında bu ironik yorum, halk tarafından seçilecek yeni cumhurbaşkanının hem uzlaşma hem de aksiyon adamı olabileceğine işaret ediyordu. İşte o zaman, farklılıkları bir arada tutmak, devletin vazgeçilmez ortak paydasında buluşturmak daha büyük maharet gerektirecek.

***

Yeniden Cumhurbaşkanı Gül'ün konuşmasına dönecek olursak...
Gayet sade ama etkileyici bir metindi. 1 Ekim'de Genel Kurul'u ve locaları dolduran tüm aktörlere "demokratik" mesajlarla yüklü. Henüz konuşmasının başında, güçlü ve tek başına iktidarı dikkate alan vurgusu manidardı. "Modern demokrasiler, çoğunluğun iktidarının temel hak ve hürriyetleri korumak amacıyla sınırlandırıldığı, iktidar kavramının da bu bilinçle tanımlandığı anayasal demokrasilerdir" hatırlatması yerinde idi. Özellikle, referandumda "hayır" oyu veren yüzde 42'lik kitlenin kaygılarını gidermek için önemliydi de.
***

Cumhurbaşkanı, iktidar kadar muhalefete de sorumluluk yükledi. Özellikle "siyasetin dili"ne ilişkin uyarısı, "demokrasi kültürünün geliştirilmesi"ne ilişkin arzusu, yeni dönemin ipuçlarını içeriyordu. Bir adım ötesinde ise demokrasi dışı yöntemlere yönelen odaklara karşı, TBMM'nin tek ses olarak karşı çıkması talebi vardı. Gül, kendi Cumhurbaşkanlığı'na giden yolda sergilenen zikzaklı siyasi tavırları örtülü biçimde anımsatma gereği duymuşçasına tarihe not düştü.
Konuşmasında, misafir locasında tam kadro oturan komuta kademesinin hassasiyetlerini göz ardı etmedi. Bireysel hatalar üzerinden kurumların yıpratılmamasını isterken, güvenlik güçlerine özel bir paragraf açtı ve bu noktayı hedef alan faaliyetlerin sonuçlarının vahim olacağını kayda geçirdi.
***

Komutanların solundaki bölümde oturan yüksek yargı organlarının başkanlarına da seslendi. Yargı mensuplarından da beyanlarına dikkat etmesini rica etti. Yargı bağımsızlığının, bir statü meselesi olmadığını, en az yargının tarafsızlığı kadar önemli olduğunu söyledi.
Sivil topluma verdiği değer eşsizdi.
Din, birey, toplum, devlet ilişkisi ve siyasetin sivilleşmesi gibi kritik tartışma alanlarında, sivil toplum inisiyatifinin artacağını müjdeledi.
***

Konuşmasının ağırlık merkezine ise Kürt sorununun çözümü ile yeni anayasa mimarisini konuşlandırmıştı.
Etnik odaklı siyasete prim vermedi, daha fazla demokrasiyi adres gösterdi. Devletin birliği ve bütünlüğünü hedef alan siyasi projelere geçit verilmeyeceğini kesin bir dille anlattı. Buradaki üslubu tehdit eden, ön şart ileri süren tarzda değildi. Tam tersine, siyasi kisve altında Türkiye Cumhuriyeti'nin temel dinamikleri ile oynamaya teşebbüs edenlere, silahın gölgesindeki baskıcı tutumları ile mesafe almayacağını belirtip, herkesi demokrasi dairesine çağırdı.
Yeni dönemde ihtiyaç duyulan, "Sivil, demokratik, çoğulcu anayasa" tanımlaması ile siyaset kurumuna katılımcı model önerdi.
***

Ve kısa üç not...
Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin dışarıdan görünümü ile içerideki karamsarlık tablosu arasındaki dramatik farka da değindi.
Ekonominin tabanındaki esnaf ve sanatkârın değişen şartlara uyum sancısının yeni sosyal sorunlar yaratabileceği tespitini paylaştı.
Hoşgörülü ve kucaklayıcı idi. Bu tarzı, geç ve güç de olsa CHP sıralarına da yansıdı. Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi Gül'ü ayakta karşılarken, eski Genel Başkan Deniz Baykal ve arkadaşları dünde kalmışçasına oturuyordu. Bu manzara "yeni siyaset mi, eski siyaset mi kazanacak?" sorusunun yanıtını içeriyordu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA