Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Sert frenin bedeli

Havuza dalmadan önce derin nefes almak iyi fikirdir. Havuza daldıktan sonra derin nefes almak ise kötü fikirdir. Fırtınalı havalarda arabayı temkinli kullanmak iyi fikirdir. Yine aynı zorlu şartlarda sert fren yapmak kötü fikirdir.
Burada yüzücü veya sürücüye hikmetli söz yetiştirmiyor, "gazfren" tartışmasında tercihimizin şimdi karşımıza çıkardığı %1.6'lık büyümeyi "anlamaya" çalışıyoruz. Sahi 5'inci vitesten 4'e inelim derken nasıl oldu da kendimizi 1'inci viteste buluverdik?
Krizlerden öğrenen geleneğinden biliyoruz ki Türk ekonomisi "fren" için tasarlanmamış. Asya Kaplanları gibi, dinamik ama bir o kadar da durgunluğa karşı sert tepki veren yapısıyla, Türkiye'ye freni önerenlere, başından beri karşı oldum. Bırakın frene basmayı, ayağını gazdan çekmek dahi hızı durma noktasına yaklaştırabiliyor.
Oysa bizi krizden ayrıştıran dinamiklere bakınca, geçen yıl tercihini "istihdam artırıcı büyümeden yana" koyan hükümetin, 2012'deki aşırı tedbiri bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğini söylüyorum. Maliye Bakanı dün Meclis'te tedbirli adımlar odağındaki 2013 bütçesini "yeniden atılım" ruhuyla sundu.
Bu yılı "yumuşak iniş" olarak tanımlarken, hız kesmekten söz ediyorduk. Diyorduk ki; "Euro krizi AB'deki krizi derinleştiriyor, ABD'nin mali uçurumu durgunluk tehlikesi barındırıyor ve jeopolitik gerginlikler enerji faturasını artırıyor."
Bunlar yerinde tespitler fakat tedbiri abartmak, başka açıdan yeni riskler üstlenmeyi de beraberinde getiriyor. Türkiye'yi araba metaforu üzerinden değerlendirirken dikkatimizi gaza-frene çekenler, motorun özelliklerini hesaba katmamış görünüyor. Düşük devirde sorun çıkaran motoruyla Türkiye ekonomisi, ince buz tabakası üzerinde hızla gitmek zorundaki kayakçı gibidir. Durunca, zemine gömülebilir.
Orta-yüksek hıza uygun yapısıyla ekonominin, büyüme tercihini "riskli" bulanları 2011'de yanılttık. Rekor büyümemize "tedbir" adı altında "sert fren" koyduk. Önümüz kış ve büyümeye dair bu sert düşüşün, yılsonu büyüme rakamını olumsuz etkileyeceğini göreceğiz. Oysa ayağımızı gazdan çekince %6 büyüme olacağına, sert fren koyarak %3'leri görüverdik. Küresel kriz var diye temkini abartıp risk almamak, belki de en büyük risk değil midir?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA