Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Görünmez elin ahlakı

Piyasa ekonomisi aktörlerinin, kendi çıkarlarını koruyabilmek için kabullenmek ve uygulamak zorunda oldukları davranışlar manzumesine rekabet diyoruz.
Kendi başına "ahlaki" kaygı taşımasa da yıkıcı rekabetin önüne geçmek ve herkes için "en iyi" olanı sağlayabilmek için, etik değerlere ihtiyaç duyulur.
233 yıl önce Adam Smith'in piyasayı tanımlarken sözünü ettiği "görünmez el", rekabet de dâhil her şeyi düzenleme mucizesine sahip olduğu farz edilirdi.
Fakat hayatın pratiği farklı gelişti ve "görünmeyen el"in; kimin sırtını sıvazlayacağı kimin de suratına yumruk indireceğini kestiremediğini gördük.
Tam rekabet şartlarını oluşturma yönündeki düzenlemelerin görünen bir "ahlâkî" kodu yoksa da "etik iş yapma" kurallarının varlığı, girişimcilerin hakları kadar kamu yararını da gözeten "faydalı yapılar" sundu bize.
Bu ihtiyaçlardan yola çıkarak oluşturduğumuz Rekabet Kurumu, "düzenleme"nin yanı sıra "ihlallere mani olma" odaklı gayret sergiliyor.
Zaman içinde gelişen ihtiyaçlar ve çeşitlenen ihlallere karşı "daha verimli" yapılara ihtiyaç duyduk, düzenleyici kurulları oluşturduk. Ancak Başbakan'ın işaret ettiği faiz lobisi, 2 bakanın "kim oldukları belli" açıklamasına rağmen "bakanlar istedi diye BDDK soruşturma başlatmaz" kayıtsızlığında. Fakat bunları etkin çalıştırmak şart...
Zira küresel rekabetin baskısı altında girişimcilerimizin "adil rekabet şartlarına" dünden daha fazla ihtiyaç duyduğu ortada...
Hak edilmemiş kazançların faturası, küresel kriz olarak, finansal statüko olarak, faiz lobisi olarak önümüzde duruyor ve görünmez elin ahlakını sorguluyoruz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA