Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİHA OKUR

Karabük'e dikkat!

Yıllarca korkutulduk! Vurulacağız, komünizm gelecek(!) diye... Ne komünizm geldi, ne de vurulduk... Füzeyle vurulmasak bile o korkunun esiri olduk, akılları zorlayacak Zihni Sinir Projeleri'ni hayata geçirdik.
Öyle ki kömürü, çeliği, limanı olmayan Karabük'e 'düşman gelip vurmasın' diye, demir çelik fabrikası kurduk.
Fabrikanın demiri hâlâ Divriği'den, kömürü Zonguldak'tan karşılanıyor.
Ne yazık ki, ulusal güvenlik diyerek ekonomik olarak birlikte büyük projelere imza attığımız Rusya (o dönem SSCB) ile iş ortaklığımızı sürdüremedik.
Aslında bu korkunun sebebi NATO'ya karşı oluşturulan Varşova Paktı'ydı.
Bu komikliklerden daha bir dünya var...
Bu korkuyu gerekçe gösterenler, aydınlarımızı elimizden aldı. Kokusu daha yeni çıkıyor...
2006'dan itibaren NATO yeni yapılanma sürecine girdi, tehdit haritasını değiştirdi. Buna göre; "yeniden ve yatay" yapılanıyor. Artık bütün ülkeler lider, bütün ülkeler eşit konumda. Türkiye ise Ortadoğu ve Kafkaslar'da kazandığı saygınlığı kaybetme niyetinde değil.
Üstelik niye kaybetsin?
Kalkan konusunda son zirvede ortaya koyduğu taktik kazandı. NATO da saygı duydu! Kabul, taktik yetmez, başarı strateji ile gelir. Şimdilik bizim herkesle her oluşumla 'sıfır sorun politikası' iyi gidiyor.

***

Ancak Türkiye, tehlikeli yolları bu kadar kolay aşarken, içinde inşa ettiği korku dağlarını bir türlü yıkamıyor. Korku gitti gitmesine de geriye zararları kaldı.
Bakın, güvenlik korkusunun eseri Kardemir'de bugün iyi şeyler olmuyor.
Günler daha kötü şeylere gebe.
1994'te omuz omuza mücadele edip fabrikayı kapattırmayan, "işçiler patron oldu" ve "1 liraya özelleştirme" diye, gazetelere manşet attıran metal fırtınası işçiler, şimdi düşman!..
Birbirleriyle konuşmuyorlar.
Oysa Hak İş'e bağlı Çelik İş Sendikası'na üye işçiler, fabrikayı Özelleştirme İdaresi'nden 'kıdemleri karşılığı' hisseyle satın alıp bize özgü bir model yaratmıştı. Yani işçiler çalıştıkları kurumun patronu olacaktı.
Sendika, fabrikayı yaşatmaya çalıştı.
İşçi sendikası olduğunu unutup, işveren sendikası gibi davranınca işçilerden uzaklaştı. İşçilerin büyük bir bölümü ise hisselerini satınca, yönetim de Çelik İş'ten çıktı. Sendika, eleştiri noktasından eleştirilen noktasına geçti.
Devreye, zamanını bekleyen Türk İş'e bağlı Türk Metal İş girdi. Kıyamet koptu. Artık, iki ayrı sendikaya üye işçiler, aynı mesaide birlikte iş yapmıyor. Düşman oldular!
250 işçi işten atıldı... 600 işçiyi aynı akıbet bekliyor.
Karabük gerildikçe geriliyor.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA