Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKUR TEMSİLCİSİ İBRAHİM ALTAY

Bir bilene sormalı

Her şey olayım derken hiçbir şey olamadı..." Böyle yazılmasını istemişti Cyrano de Bergerac, mezar taşına...
Birçok insanın gözünde bu söz gazeteciler için de geçerlidir. Gazeteciler 'her şeyden biraz anlayan' kişilerdir. Ve bu ironide gazeteciler olarak bizim hiçbir meseleyi derinlemesine bilip anlamadığımızı, üstünkörü bilgilerle geçiştirdiğimizi ima eden bir eleştiri gizlidir.
Doğrusunu söylemek gerekirse bu eleştiri bütünüyle haklı değildir. Çünkü mesleğimizde 'uzmanlaşma' önemlidir. Gazeteler bu yüzden birimlere ayrılır; sporcular, dış haberciler, ekonomiciler, istihbaratçılar, magazinciler vs. vardır. Bunun da ötesinde yeme-içme, sağlık, otomotiv gibi spesifik alanlarda uzmanlaşmış yazar ya da editörlerimiz bulunur.
Sabah bu bakımdan kadrosu en zengin ve çeşitli gazetelerden biridir. Yine de zaman zaman okurlarımızın tepkisine yol açan uzmanlık haberleri yayımlanmıyor değil.

En pahalı restoranlar

19 Kasım 2013 tarihli SABAH'ın 4. sayfasında yayımlanan Dünyanın En Pahalı 10 Restoranı başlıklı haber bunlardan biri. The Daily Meal adlı bir internet sitesi varmış; onun yaptığı listeyi arkadaşlar Türkçeye çevirmişler.
Öncelikle Türk basınının liste takıntısına dikkat çekmekte yarar var. Son dönemde, her şeyi listelerle anlatmak yönünde bir eğilim ortaya çıktı. Bu eğilim köşe yazılarına bile yansıdı.
Okurun listeleri sevdiği doğru olabilir; listelerin okumayı kolaylaştırdığı ve zaman kazandırdığı da... Ama listelerin pek çok durumda sınırlandırıcı, dışlayıcı ve manipüle edici bir nitelik kazandığı da unutulmamalıdır. Sözgelimi, özel isimlerden oluşan listelerde yapılan hatalar bütün listeyi şüpheli hale getirir...
Haberimizde geçen pahalı restoranlar listesi de işte böyle sorunlu bir liste.
Bu 'ilk on'u seçenlerin dünyadaki milyonlarca restoranı görmüş, yemeklerini tatmış, fiyatlarını tek tek karşılaştırmış olması mümkün mü?
Diyelim ki mümkün; bu karşılaştırmayı menü üzerinden mi; tek bir porsiyon yemek üzerinden mi, öğle yemeği üzerinden mi, akşam yemeği üzerinden mi, masadan kalkarken ödeyeceğiniz en yüksek hesap üzerinden mi yapıyorlar?
Bu ve benzeri soruların cevapları maalesef haberde yok.

Haber yanlışsa!
Ahmet Örs
, Sabah'ın ve Türk basınının bu konulardaki duayen isimlerinden biridir. Kendisine danışılmış ve o da görüşünü belirtmiş: "Dolar olarak belirtilen rakamlar, ilk iki restoran dışındakiler, sıradan Michelin yıldızlı restoranların fiyatları. Euro olarak da o rakamların üzerinde kişi başına çıkılan restoranların sayısı çok."
Örs, "Kriterlerin neler olduğu çok belli değil, ayrıca daha pahalı restoranların olduğunu ben biliyorum" diyerek devam ediyor.
Kısaca özetlemek gerekirse, "Bu listeyi ciddiye almayın" diyor.
Şu halde yazının başında dikkat çektiğimiz 'her şeyden anlamaya çalışırken...' noktasına geri dönebiliriz.
Ahmet Örs'ten görüş alınması son derece yerinde olmuştur. Bu görüşün, yapılan çevirinin altına eklenmesi de... Ama Örs'ün görüşü bu derece olumsuz iken, haberin gazetede işlenmemesi bence daha yerinde bir yaklaşım olurdu.
Okurlarımızın eleştirdikleri de tam olarak bu. "Üste uzun bir haber koymuşsunuz; altında da yazarınız 'Bu haber yanlış' diyor. Madem yanlış, gazetenize niye koydunuz?"

Etki ve ilgi alanı
Özensiz yapılan ve sunulan gazete haberlerinin etki alanı, gazetecinin ilgi alanından daha geniş olabilir. Bu yüzden her şeyi tek başımıza yapmaya çalışmak yerine gazetenin bütün servislerinin koordineli biçimde çalışmasını sağlamak ve uzmanlığa saygı göstermek gerekir. Sadece yeme-içmede değil, ekonomi, sanat, sağlık, spor, dış haberler gibi bütün alanlarda.
Son söz olarak da şunu vurgulamakta yarar var: Bir haberin ilk yazılışının İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca gibi Batı dillerinden birinde olması, ilk kez bu dilde yayın yapan bir mecrada yayımlanmış olması, o haberin daha güvenilir, doğru ve saygın olduğu anlamına gelmez. Yerli ve yabancı bütün haber kaynaklarına uygulanacak ilkeler belli ve aynıdır.
Unutmayalım... Bir zamanlar şakayla karışık söylenen "Bu Fransızlar çok kültürlü canım. Paris sokaklarındaki dilencilerle, banliyölerdeki çocuklar bile Fransızca konuşuyor" devirleri çoktan geçti.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA