Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MAHMUT ÖVÜR

"Sarıgül başbakan Tekin genel başkan..."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Gürsel Tekin'in istifasını kabul etmesi küçük çapta da olsa CHP içinde bir şok etkisi yarattı. "Bu kadar basit miymiş?" diye üzülenler olduğu gibi "Bu daha ilk adım" diye sevinenler de var.
CHP iç kargaşası olsa da olmasa da her zaman insan harcamada başarılı bir parti.
Aslında istifa beklenmeyen bir şey değildi. Sıranın Tekin'e geleceği açıktı. Kılıçdaroğlu sessiz ama emin adımlar atıyor. Sabırla izliyor ve yeri geldiğinde ya hamle yapıyor ya da yapılan hamleye gereken cevabı veriyor.
Bu kez de Tekin'in istifasını kolay kabul etti.
Dışarıdan bakanlar "CHP önemli bir aktörünü kaybetti" feryatları atarken Kılıçdaroğlu, bürokrat soğukkanlılığıyla hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam ediyor. Şimdi herkesin merak ettiği şu: Tekin hızlı yükseldi, hızlı istifa noktasına geldi. Peki, bundan sonra ne yapacak?
Benim gördüğüm, kendisinin de belirttiği gibi CHP'den ayrılması söz konusu değil. Siyasette hiçbir şey için bu kadar kesin konuşulmaz ama bunun başka zorunlulukları da var. CHP hâlâ muhalefet alanını dolduran tek parti. Bu nedenle "şimdilik" muhalefette bir boşluk görünmüyor.
Bu noktada adı anılan isimlerden biri de Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül... Daha istifa olayı duyulur duyulmaz sadece gazeteciler değil, CHP içinden de "Acaba Mustafa Sarıgül'le birlikte mi olacak?" sorusu sorulmaya başladı.
Bu birbirine çok benzeyen iki aktörün, ikisini de yıllardır takip eden ve yakından tanıyan biri olarak, kısa sürede bir araya geleceklerine ihtimal vermiyorum. Daha çok toplum, onların aynı partide olmasını istiyor. Hatta ben bir adım ileri giderek Kılıçdaroğlu-Sarıgül ve Tekin üçlüsünün bir araya gelmeleriyle ciddi bir sinerji yaratılacağını yazmıştım.
Son istifayla ilginçtir CHP içinden bu ikilinin bir araya gelmesini isteyenlerin sayısı hayli arttı. Hatta bir kısım CHP'li formül bile üretmiş: "Tekin Genel Başkan, Sarıgül Başbakan..."
Kulağa hoş geliyor ama "hangi parti" sorusuna ne yazık ki kimse bir cevap veremiyor. Çünkü ilginç bir siyasi süreçten geçiliyor.
AK Parti- CHP ikilemine sıkışan siyaseti açmak mümkün görünmüyor. Daha doğrusu toplumda yükselen güçlü muhalefet beklentisine CHP cevap veremediği gibi, en kötü haliyle yüzde 20 oy alarak gelişmesine de izin vermiyor. Bu da Sarıgül-Tekin formülü için "yeni bir parti" düşünenlerin işinin zor olduğunu gösteriyor.
Olağanüstü bir siyasi gelişme olmazsa bu durum 2014'e kadar da değişmez. İşte o zaman bu ikilinin birlikteliğine değil, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı yarışına tanık olacağız.
Belki de Tekin'in istifasının arkasındaki asıl neden şu olabilir: "Parti yönetimi size, İstanbul bana..."

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA