Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Mesele ?Yaşam?dan emekli olmamak..

Dünyanın en hareketli gençliklerinden birini yaşadı Barış..
Barış Küce.. Çocukluğunu bilirim.. Ankara'da bizden birkaç sokak yukarıda otururlardı. Babaları fevkalade spor, özellikle basketbol meraklısıydı.. Evlerinin bahçesine pota kurmakla kalmamış, bir de ışıklandırmışlardı.. Aile takımları arasında tek pota maç yapardık.. Uluçlar ve Küceler.. Barış çok ufaktı o zaman.. Kalıp bakımından biz üst basardık ama, Ankara Koleji'nin, hem de o fırtına kolejin ilk beş oyuncusu Savaş ağabeyi işi götürürdü.. Küçük Barış'ın yeteneği de açıkça belli olurdu ya.. Barış, ağabeyinin arkasından Kolej'e, oradan da basketbolün ilk profesyonellerinden olarak Fenerbahçe'ye transfer oldu. Zamanı için iyi paralar kazandı. Har vurup harman savurmadı. Biriktirdi. İş kurdu. Limon Company, genç giyimde bu ülkenin liderleri arasına girdi.
İyi paralar kazandı..
Bir gün baktım.. Küt.. Her şeyi tasfiye etmiş Barış..
"Bu ne" dedim..
"Ağabey, bugüne dek eşekler gibi çalıştım. İyi de para kazandım. Artık dinlenip keyfime bakacağım" dedi.. Kayboldu ortalıklardan senelerce.. Duydum.. Bodrum'a yerleşmiş..
Geçen hafta bir telefon..
"Ağbi ben Barış.. Bir müze kurdum, gel gör.."
Atladım gittim tabii.. Atladık gittik daha doğrusu.. Neco, Erol Kaynar ve de kimbilir hangi ağırlığı kaldırırken, sol kol omuz adalesini darmadağın eden Sevgili Serdar Bilgili..
Ayazma Deresi Caddesi'nin altlarında bir dükkan.. Ama ne dükkan.. Devasa.. Galeri içinde galeri..
Ve de içi tam bir müze.. Çin'i, Hind'i, Endonezya'yı dolaşmış, dolaşmış.. Ne parçalar seçmiş.. Ev eşyaları üzerine bir antika müzesi olmuş Hati.. Hati dükkanın adı.. Hint dilinde fil demekmiş.. Ma- ğaza gerçek fil.. Hepsi sertifikalı anti- kalar, antikalar, antikalar..
Öyle bir servet yatıyor ki, mağazada.. "Bunun üç misli de depolarda" dedi Barış..
Yani bu nasıl cesametli bir iştir?.. Bu nasıl başından büyük işe girme yüreğidir..
"Yahu hani sen emekli olmuştun" dedim.. "Hani eşşek gibi çalışmaktan bıkmıştın.. Bu ne?.. Her şeyini yatırmışsın.."
"Hıncal Ağbi ilk günler iyiydi de, sonra ölüyorum zannetim.. Ölecektim de devam etseydim..
İşsizlik ne kötü şey.. Çalışmamak.. Hayattan bekleyecek şeyi olmamak.. Heyecan duymamak.."

Ömrünün sonuna kadar bey gibi yaşayacak birikimi varken, Barış'ın hem de nasıl bir riski göze alarak hayata yeniden dönüşünü görmek, ötesinde anlamak isterseniz, Hati'ye bir gidin.. (0212 266 68 01).

Barış'ı görünce, Hasan'ın (Suba- şı) geçen pazar bu köşede "İnsan ikinci bahara başlayacak yaşta emekli olmalı" deyişini hatırladım..
Aslında mümkünse hiç emekli olmamalı..
Çalışmak insanın yaşamla en büyük bağı.. Bunun yaşla falan ilgisi yok.. İşte gencecik Barış "Çalışmamak, sırtüstü yatıp keyif çatmak beni öldürecekti. Bodrum'daki rahatı bırakıp, İstanbul'a savaşa dönmesem ölecektim" derken bunu söylüyor..
Yaşayan ve çalışan en büyük meslektaşımızdı Alastair Cooke.. Geçen ayın sonunda 95 yaşında öldü..
Ben onu TRT'de yayınlanan dünyaca ünlü "Alastair Cook'un Amerikası" adlı dizi ile tanımıştım. Müthiş bir gözlemciliği ve anlatımı vardı..
1932'de gitmişti Amerika'ya ve 1946'da BBC Radyosu'na "Size buradan Amerikan usulü yaşamı anlatayım" demişti. Anlattıkları o kadar ilgi toplamıştı, Cook tam 58 yıl, 2004 yılı şubat sonuna kadar sürdürdü programını, bu 58 yıl içinde mikrofona gelmediği gün sayısı üçü dördü geçmedi.. Sadece radyo değil.. Televizyon programları, talk showlar, tarihi diziler yaptı.. Ayni anda birkaç yayın organına iş yetiştirecek kadar yo- ğun çalıştı..
Şubat başında onunla ilgili haberi okudum, İngiliz gazetelerinde.. Cook emekliye ayrılmaya karar vermişti. 58 yıldır sürdürdüğü "Amerika'dan Mektuplar" adlı programı 20 Şubat'ta son kez yayınlanacaktı.
"Ölür" dedim içimden haberi okurken..
Onu 95 yaşında ayakta tutan, hayata bağlayan şey, işiydi.. Biri yayınlanırken yenisi başlayan işi..
İş bitince ne yapacak, ne düşünecekti ki?. Ne bekleyecekti hayattan.. Ölümden başka..
Ve 31 Mart gecesi sabaha karşı, öldü büyük usta..
İşini bitirmiş olarak..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA