Sevgili okurlarım. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından hapis cezasına çarptırıldım.
Bu hapis cezasının sebebi ise Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan Coşkun'u askerlikten muaf tutan çürük raporuna dair kaleme aldığım makalelerimdi. Daha önce yazdım. Dedim ki; "Adaletin kestiği parmak acımaz. Yargı kararına saygım var."
Ancak bu kararla birlikte yaşadığım reel bir sorun var. Mesela duydum ki mahkeme tarafından verilen cezayı bizim medya mahallesinden bazı meslektaşlar, "Hak etti! Çünkü yalan yazdı! Ahmet Hakan'a iftira attı!" şeklinde okuyormuş. Doğrusunu isterseniz bu türlü okuma benim çok canımı sıktı.
Çünkü değerli dostlar, bir gazeteci ya da köşe yazarı için altına imzasını koyduğu haber ya da yazdığı makale onun namusudur.
Benim için sadece Ahmet Hakan ile ilgili yazdıklarım değil, bugüne kadar kaleme aldığım bütün yazılarım namus meselesidir!
Ben hiçbir yazımda "namussuzluk" yapmadım! Kimseye iftira atmadım.
Bilakis buram buram haber kokan meseleleri gazetecilik yeteneğimi kullanarak gün ışığına çıkardım!
Ahmet Hakan meselesinde de öyle oldu. Salt habercilik heyecanıyla hareket edip, Türkiye'nin en çok okunan yazarları arasında gösterilen Ahmet Hakan'ı askerlikten muaf bırakan o ilginç süreci anlattım.
Kusura bakmayın ama dünyanın neresine giderseniz gidin... Hangi gazetesinde çalışırsanız çalışın... O ülkenin en çok okunduğu iddia edilen yazarının geçirdiği bu süreç haberdir. Hele de bu rapor 3 kez değişmişse!
Şimdi izninizle "yalan yazdı, iftira attı" diye hakkımda memleketin ileri gelenlerine ahkâm kesen bazı meslektaşlarıma seslenmek istiyorum.
Arkadaşlar yan tarafta gördüğünüz belge Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait bir rapordur. Bu belgede 4 madde halinde Ahmet Hakan'ı askerlikten muaf kılan bütün ayrıntıları gözler önüne serilmiştir. Şimdi bu belgeye dayanarak soruyorum sizlere:
"Salt hakaret ettiğim gerekçesiyle hapis cezasına çarptırıldığım hangi yazımda bu süreç ile ilgili yalan yazmışım? Lütfen bana bunun açıklamasını yapın! Ya yapın! Ya da gerçek birer 'erkek' gibi davranıp aleyhimde uluorta konuşmayın!"
