Yazıma Mehmet Sedef'e geçmiş olsun ve acil şifa dileklerimle başlamak istiyorum. Başarılı oyuncunun kısa sürede yeniden sahalara döneceğinden eminim.
Medical Park Antalyaspor Başkanı Gültekin Gencer göreve geldlikleri haziran ayından buyana ilk kez yönetim kurulu arkadaşlarıyla birlikte bir basınla tanışma yemeği düzenledi.
Antalyaspor A.Ş'nin gerçek sahibi, büyük patron konumundaki Antalyaspor Kulübü Derneği Başkanı Nafiz Tanır'ın da katıldığı toplantıda Gencer kulüp hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Kulübün ekonomik durumu, bütçe, gelir gider gibi detaylara girmeyen Gencer'in açıklamalarında en dikkat çeken taraf bu kentin ana unsuru olan Büyükşehir ile Muratpaşa, Kepez ve Konyaaltı başta olmak üzere merkez ilçe belediyelerinin, iş dünyasının, SİAD'ların ve sivil toplum kuruluşlarının (STK) kayıtsızlığı oldu.
Antalya'yı Antalya yapan gerçeklerin başında her ne kadar turizm geliyor ise de bu kentin tanıtımında en önde gelen bir başka unsur da o kentin takımının uluslararası arenada yer almasıdır. Antalya'daki turizm işletmeleri her yıl düzenlenen onlarca fuara katılmak için milyonlarca dolar harcarken bu bütçelerinden birazcığını da Antalyaspor'a ayırsalar daha kısa yoldan bu kentin tanıtımını yapmış olacaklardır.
Bu ülkenin nüfus açısından da başta gelen kentlerinden biri olan Antalya'da 33 bin kişilik stadyum inşaatı tam gaz ilerliyor.
Güzel de, yapılsa ne olacak… Antalyaspor yönetiminin büyük çabasıyla satılan onca kombine bilete rağmen 8 bin kişilik stadı dolduramayan, ortalama 2 bin 500 kişiye maç oynayan Antalyaspor'un 33 bin kişilik stadı olsa ne yazar… Daha ilk yılında Kayseri Kadir Has Stadı gibi hantal bir yapı olmaktan öteye gidemez. 15 günde bir kapılarını açar bir maç oynarsın biter… Bu kentin stadyum ile birlikte taraftarını da yeniden yapılandırması iki milyon nüfusa yakışır bir taraftar topluluğunu kazanması gerekir.
Bunun tek yolu da Antalyaspor'un çıtayı yükseltmesi, takımın vitrinini süsleyecek transferlere yönelmekten geçer.
Geçer de… Nasıl geçer onu bilemem.
İş yine gelip paraya dayanıyor… Gültekin Gencer ve arkadaşları çok ağır bir taşın altına ellerini koyarak büyük bir riski göze aldılar.
Son derece takdir edilecek bir durum. Ancak Antalya'da Antalyalılık kavramını yerleştiremediğiniz sürece tribünler yine boş kalacaktır. Bence işe buradan başlamak gerekir.
Birkaç yıl önce orta dereceli okullarda başlatılan çalışma tam meyvelerini vermeye başlayacaktı ki Mardan Stadı ortaya çıkınca anında yerle yeksan oldu… Bu kentte yaşayan, ekmeğini buradan kazanan, havasını burada soluyan, suyunu içenler bu kente sahip çıkmadıkça ne yapılsa boş...
Antalya'ya 33 bin kişilik stadyum yapsanız Döşemealtı'ndaki araziyi alıp altyapıyı oluştursanız ne olacak.
Atalar boşuna mı söylemiş;
'Kel başa şimşir tarak' diye…