Pazartesi günü yapılan Büyükşehir Meclis Toplantısı beni hayal kırıklığına uğrattı. Halbuki bu meclisten umudum vardı, 19 ilçenin hizmet alabilmek için Büyükşehir ile el ele vereceğini tahmin ediyordum. Kim kazanırsa kazansın, kazanan Antalya olur düşüncesi içerisindeydim.
Ancak, Konyaaltı sahili ile ilgili gündem maddesinde yaşananlar gösterdi ki yanılmışım… Sadece yanılmakla da kalmadım, şimdi endişe de başladı… Meseleyi sadece Konyaaltı sahilinin Büyükşehir'e verilmemesi olarak değerlendirmemek gerekiyor.
Çok daha geniş açıdan bakıldığında siyasetin, hizmetin önüne geçeceği görülüyor.
Bu zihniyet sürerse Antalya'ya hiçbir şey kazandırmayacağı gibi kentin geleceği için yapılacakların da önünü tıkar.
CHP ve MHP gruplarının Meclis'te kritik kararlarda aynı geçen dönem İl Genel Meclisi'nde yaptıkları gibi bir işbirliği içerisinde olmaları son derece tehlikeli bir tabloyu gözler önüne sermekte… Neticede, Pazartesi günü alınan karar ile Antalya'nın gözbebeği Konyaaltı sahili sahipsiz kaldı. Kamuoyu nezdinde CHP ve MHP'nin bu durumu savunma şansları da yoktur. Kararı Konyaaltı sahilinin kaderine terk edilmesi yönünde almışlardır.
Vatandaşa bunun izahını yapmaları mümkün değildir.
Açıyı genişletirsek; bu kararın uzantılarının ne denli tehlikeli olabileceğini görürüz.
Parti rozetlerinin çıkarıldığı bir meclis yerine, rozetlerin hakim olduğu bir meclisin Antalya'ya ne kazandıracağını çok iyi düşünmek gerekiyor. Bana göre hiçbir şey kazandırmayacağı gibi kaybettirecektir de… Özellikle CHP grubunun saldırgan ve partizan bir tutum içerisinde olmasını yadırgadım. Daha ilk meclislerde bu gerginliği sergilemenin CHP'ye ne yararı olacağı da ayrıca tartışılması gereken bir husustur. CHP bunu iyi tahlil etmelidir.
Maksat bu kente hizmet etmekse bunun orta yolu bir biçimde bulunur ve bir karara bağlanır.
Sahile komşu belediye başkanlarının yersiz ve gereksiz endişelerine de anlayamıyorum.
Sanki birileri onlara "Bakın Konyaaltı'nı Büyükşehir alacak, sıra size de gelecek" demiş olacak ki anlamsız bir panik havasına girmişlerdi. Halbuki Büyükşehir'in böyle bir derdi olmadığını Türel belirtti. Antalya'nın göbeğinden Alanya veya Manavgat sahillerine hakim olmak gibi bir dertleri olmadığını da açıkladı.
Zaten olacak iş de değildir. Dertsiz başa dert almaktan öteye geçmez.
Bu daha ilk mecliste yaşananlar… İnşallah tekrarı olmaz. Antalya'ya hizmetin önü kesilmez.
