Yusuf Şimşek'in Antalyaspor tesislerinin yeşil zeminine ilk ayak bastığında "Futbolcuyken gelemedim, hocayken kısmet oldu ÇOK ŞÜKÜR" ifadesi, Antalyalıların kalbindeki 'açık çek'e imzadır.
Başarılı olur, olamaz bunu zaman gösterecek.
Her şeyden önce; maçın en kötü ismi hakemdi. İki taraf için de saçma sapan kararlar verdi. Bu kadar çok düdük çalan hakem ilk kez gördüm.
Üstelik çaldığı düdüklerin, gösterdiği kartların büyük bölümü yanlış. Çok acemiydi çok.
Kadro, Mandıralı'nın 7 savunmacıyla çıktığı Orduspor maçına benzer bir kadro. Ancak bu maçta anormal karşılamıyoruz, çünkü rakip Orduspor kadar kolay değil. Ama madem taktiğiniz bu, forvetinizin boyunu uzatacaksınız.
Ahmet Aras mı Berk mi olur bilmem ama çok kısa kaldık rakip yarı alanda. 60'tan sonraki kadro kesinlikle daha doğruydu.
İlk yarı keçiboynuzu gibi. Yiyorsunuz bir şey anlamıyorsunuz. Kapalı ve sert Manisa savunması ile üretkenlikten uzak Antalyaspor takımı. Emrah da penaltıyı gayrı ciddi bir vuruşla filelere göndereceğine Kepez'e kadar atınca devre golsüz bitti.
Emrah'ı izlerken tansiyonum yükseliyor.
İkinci yarıya daha doğru başladı takım. Özellikle Sakıb ile gelişen ataklarda final pasları biraz daha doğru tercih edilse skor farklı olurdu.
Yusuf Şimşek'in hamleleri akıllıca ve çok doğruydu.
İkinci yarıdaki çaba küçük de olsa bir ışıktı gelecek haftalar için.
Bitime 5 dakika kala gelen gole rağmen açıkçası futbol beni tatmin etmedi.
