Bu hafta bir yemekhaneye misafir oldum. Yemeğin en çok hak edilerek yenildiği yerlerin başında gelir, yemekhane. Bana göre iş yerindeki en kutsal sayılabilecek yerlerden bir tanesidir. İşverenle çalışanın arasındaki görünmez bağlardan biridir. Ekmek parası için ter dökülen yerde ekmeğin yenildiği yerdir. Karlılığın hesaplanmadığı, hijyenin, kalitenin en üst seviyede olması gereken bir yerdir yemekhane. Hem yenilen yemeğin içeriği açısından hem de yemeğin yenildiği yer açısından çalışana insani açıdan verilen değeri ifade eden göstergelerin başında gelir yemekhane. Yenilecek o güzel yemeğin merakı ile isteyerek, severek gidilecek ve ağızda kalan o hoş tatlarla işine dönülmesini sağlamalı yemekhane. İşim gereği baktığımda çalışanların motivasyonuna katkıda bulunduğuna inandığım yemekhaneyi yazmak istedim. Bu nedenle bildiğim, yemeklerini yediğim, olumlu izlenimlere sahip olduğum işletmelerden biri olan, Selçuk Ecza Deposu'nun yemekhanesinde Şube Müdürü Cemil Bey'e konuk oldum. İçeri girerken sanki bir alakart restorana giriyormuşçasına düzenli, temiz bir mekan yemekhane. Farklı pozisyonlarda çalışanlar, yöneticiler, misafirler aynı alanda, aynı yemeği yiyor. Tabaklar porselen, bardaklar cam. Yemekhane personeli hijyene çok önem veriyor. Hepsinde bone, eldiven vs var. İsteyen istediği kadar yemek alabiliyor. Selçuk Ecza Deposu'nda yemek listesi oluşturulurken çalışanların taleplerine yer veriliyor. Şube Müdürü Cemil Bey yemek listelerinin oluşumuna büyük bir özen gösteriyor. Kaliteli ürün kullanılması, beğenilen, istenilen iyi yemeklerin pişirilmesi konusuna önem veriyor. Kullanılan ürünler kaynağı belli tedarik zincirlerinden temin ediliyor. Tabiri caizse masraftan kaçınmıyor. Ben gittiğim gün yemek listesinin hazırlanmasında da katkıda bulunan Satış Müdürü Atalay Bey bize eşlik etti ve ağırladı. O günkü menü şöyleydi; tadı, kıvamı yerinde sebzeli, süzme mercimek çorbası, iyi pişmiş, gayet yumuşak, tuzu ve yağ oranı yerinde klasik denilebilecek kavurmayı beğendi eşliğinde sunmuş şefimiz. Deyim yerindeyse dökülen taneli pirinç pilavı tabağı tepsideki yerini dolduruyordu. Kullanılan sebzelerin canlılığını koruduğu mevsim salatası sosları, görüntüsü ile tadı ile salataya bütünlük kazandırmıştı. Tatlısız olmaz denilmiş, klasik bir tat irmik helvası ile de güzel bir final yapılmış. Bütün çalışanların bir arada yemek yediği, güzel pırıl pırıl bir yemekhane, çalışanların isteği doğrultusunda hazırlanan mönü, yüzlerdeki memnuniyet duygusunu Selçuk Ecza Deposu'nda, Şube Müdürü Cemil Bey sağlamış durumda. Tebrikler… Bütün çalışanların hak ettiği, özenle hazırlanmış, ağız tadı ile yemek yiyebilecekleri yemekhaneleri olan işlere sahip olması dileklerimle…
